Bir yil kadar once arkadasim genc yasta annesini kaybetmis ve derin bir bosluga dusmustu. Inancli biri olmasina ragmen, inancini sorguluyor ve ozellikle onu bir daha gorup gormeyecegi konusunda endiseleniyordu. Olum ve ahiret sonrasinda neler olup bitecegini bilmiyoruz ne yazik ki, ama neye inanacagini secmek insanin elinde, ve bu inanc hep dusunuldugu gibi ahiret icin degil bu dunya icin bize gerekli.
Son zamanlarda her cumleme "cok sukur" diyerek basladigimi farkediyorum. Gecenlerde okudugum, ateist biri tarafindan yazikmis bir yaziya gore sukur olgusu, topluma, haline sukretsin daha fazlasini istemesin diye krallar tarafindan empoze edilmis, koyunlastirici bir amac tasiyor. Evet belki bunu bu sekilde kullanan liderler var, size yollar yaptik, sunu bunu yaptik halinize sukredin diye kafamiza vuranlar var fakat, bireyin kendi icinden gelerek yaptigi sukur, bana gore koyunlastirici degil, aksine ruhunu zenginlestirici bir etki yaratiyor.
Surekli sukredince, insan huzur doluyor, ferahliyor, bakis acisi pozitiflesiyor ve acik ki bunun baskasina degil insanin kendisine, ahirete degil (belki o zamana da etkisi olacaktir bilemiyorum ama) simdiki zamana faydasi var.
Yine benzer sekilde tevbe etmek, ibadet etmek gibi eylemleri sadece sevap kesemi doldurayim da cennete gideyim anlayisiyla yapmamali. Onlari yaptigimiz anda vucudumuzda ve ruhumuzda olusan degisimler, tam o anda bizi besliyor. Belki de sevap/gunah kesesi dedigimiz sey, ruhumuzun ta kendisidir. Ve su anda yasadigimiz hayati iste bu ruh yonlendiriyor.
24 Temmuz 2015 Cuma
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Ne kadar da aklımdakileri yazmışsın gece, şükür konusunda sana katılıyorum. (muhtemelen benden az sonra yorum yapacak kitana arkadaşım da benzer şeyleri yazacaktır :)
YanıtlaSilBu konu uzar gider yazılacak çok şey var ama insanları sıkmadan hatırlatayım dedim
SilBen şükretmeye inanmayan bir insandım. Ancak şükretmenin önemini okudum Aykut Oğut (Evrenden Torpilim Var) kitabından ve bunun benim sahip olduklarımı fark etmemi sağladığını fark ettim. Akabinde hemen bir zenginim o zaman yahu hissi uyanıyordu ve gülümsemeye başlıyordum. YAni bu mutlu olmamı sağlamaya başladı. Ben de senin gibi abartıp her adımda şükretmeye başlayınca hayatıma daha çok şükredeceğim şeyler girmeye başladı. Yani daha da varlıklı olmaya başladım. Bu bence çekim asasını çalıştırmanın ilk katalizatörü. Çünkü mutlu olmayı sürekli başaramıyoruz. Oysa şükredince başarabiliyoruz. Mutluluk frekansı her hayalimizi kendimize çekebileceğimiz bir frekans olduğundan artık deli gibi önemli olduğuna inanıyorum ve yine şükür ki bunu fark ettim. Ve kesinlikle doğru; Ruh içimdeki Allahtır, kayıt mekanizmasıdır, haksızlıklarımı ve iyiliklerimi kayıt eder ama iyi niyetli biri isem de hayatımı güzel yaşamak için beni yönlendirir. Onu duymak sadece mutlu olmaya odaklanıp fesat fesat başkaları ile ilgilenmediğinde olur. Süper sistem aslında ama hepimiz farklı şekilde keşfediyoruz gerçeği. Ben bu öğrendiklerime uyanmak dedim. Günaydın o zaman arkadaşım:D Süpermiş böyle şükürler olsun ki:D Öptüm kocaman... Uzaklardan...
YanıtlaSilKitabı merak ettim bakacağım, ben de şükrün getirisi olacağına inanıyorum. Tabi bunun için yapmıyorum zaten iyi bir ruh hali alabileceğimiz en güzel hediye. Öptüm ben deeee
SilŞükrederken hep gülümsemeye başladığımı fark ederim.
YanıtlaSilİçimdekileri yazmışsın, her cümlesine katılıyorum:-)
Bir de selam verirken. Ne kadar çok selam o kadar çok gülümseme
SilŞükretmenin önemi aşikar ama ben bunun devamlılığı konusunda hep sıkıntılar yaşadım durdum.. Sanırım çözüm bir şükür günlüğü olabilir...
YanıtlaSilBunı deneyeceğim , bol bol şükredebileceğimiz bir yaşam dileğimle.. Hatırlattığın için ise ayrıca teşekkürler..
Günlük fikri güzel ben de iki yıl önce yapmıştım ama bir süre sonra alışkanlığa dönüşüyor kolayca
Silyazdıklarını okumayı seviyorum... :)
YanıtlaSil