4 Şubat 2021 Perşembe

Oğlum 6 yaşında

Şubat 04, 2021 10 Comments

 


13 ocakta 6 yaşına bastı minnoş oğlum. Neden minnoş diyorum, 2,5 yaşında abla olan kızımın tersine, evin ufağı olduğundan olsa gerek, gözümde hala bir bebek oğlum ☺️Gerçi pandemide ikisi de bir kaç yaş bebekleştiler, kendi işlerini yapmaya üşenmekler, saçma sapan korkular, daha fazla kucakçı olmalar... Tabi bu dönem bitince, birden bire birkaç yaş büyümelerini bekliyorum 😉


Noel tatiline girmeye bir hafta kala, hatta haftanın ortasında birden bire okul kapandı. Okulda yapacakları noel yemeği, eğlenceleri hep kaldı.  Üç haftalık tatilden sonra iki hafta dersleri evde yapıp açılacaktı güya. Doğum günü de tam o tarihlere denk geldiği için, okul açılır mı, okulla birlikte kapalı olan mekanlar açılır mı, beklesek mi yapsak mı ikileminden sonra, 20 ocakta evde yapmaya karar verdik partiyi. İyi ki yapmışız çünkü okullar 8 şubata kadar kapalı kalması kararı çıktı ve nihayet o gün geldi çattı. Yarın evde (inşallah) son online eğitim günü.


Evde yaptığımız partiye en sevdiği 8 arkadaşını davet ettik (yetişkinler yok sadece çocuklar), üç saat boyunca çeşit çeşit oyunlarla onları eğlendirdik. Gerçekten çok güzel geçti, özellikle karantinadan dolayı birbirini özleyen çocuklara çok iyi geldi. Okul açıldıktan sonra yapsaydık bu kadar heyecanlı olmayacaktı sanırım☺️


Pastayı da lego hastası olduğu için lego temalı yaptık, beraberce susledik, çok beğenildi. Zaten cocuklari mutlu etmek pek de zor degil.


Nice yaslara minnos oglum.





3 Şubat 2021 Çarşamba

Kisa Not 4

Şubat 03, 2021 0 Comments

Gino Severini, 1912, Dynamic Hieroglyphic of the Bal Tabarin

 Dun twitterda, mutasyona ugramis korona virusunun yeniden mutasyona ugrayip daha da kotu hale geldigi ve en az 3-4 yil daha bununla yasayacagimiza dair bir twit okudum. Dogru mu degil mi, korku kulturu mu vs hic detayina bakmadim ama bunu arkadaslarimla paylastigimda biri soyle yazdi. "gelecek ne kadar belirsiz".


Elbette uzerinde dusunulmeden o anki kaygiyi ifade etmek icin soyledi ama bu soz beni dusundurdu. Evet gelecek her daim belirsizdi zaten ama yine de umutluyduk, peki simdiki durumla oncekinin arasindaki fark neydi? Eskiden neden bu kadar kaygili degildik belirsizlige karsi? Yoksa tamamen bilinmezlik degil kismi bilgi mi bizi kaygili yapiyor. Yani virusun 3-4 yil surecegine dair bir on bilgimiz var ve bu bilgi hos degil. Yani bizi asil tedirgin eden, hosumuza gitmeyen durumun ne zaman bitecegine dair olan belirsizlik.


Ben de diger herkes gibi cok bunaldim, aileme kavusmayi (tam bir yildir gorusmedik), bize veya yakinlarima bulasir da birsey olursa kaygisindan kurtulmayi cok istiyorum. Fakat gercekten reel olarak bir sikintimiz yok, saglikliyiz, bir aradayiz, arada olusan ruhsal bunalimlar disinda (ki bunlari asla hafife almiyorum) cok da sikayet edecegim bir durumda degilim. O halde ongorulenlere dair olan belirsizlikleri, hic ongorusuz bir belirsizlik gibi varsayip, ona gore yarinima umutla bakmayi seceyim diyorum.


Siz ne dersiniz?