23 Kasım 2012 Cuma

# Helodünya # Helodünya Büyürken

8. Ay ♥

Kusmalarının tavan yaptığı 3. aydan sonra ilk defa bu kadar zorlandığım bir ay oldu bu ay. Nedeni belki bir ayda çıkardığın 4 diş, belki de sürekli ayakta durmak istemen kestiremiyorum şuan. Bir de boynundan göğüs hizana kadar alerji gibi kızarıklıklar doldu ve sen sürekli elinle kaşımak istiyordun, kim bilir seni ne kadar huzursuz ediyordu.

Fakat tüm mızmızlıklarına rağmen -ki kendimden çok seni düşünüyor ve iyi hissetmeni istiyorum- bu ay o kadar çok şey oldu ki deftere not almasam hatırlamayabilirim. Çok çabuk öğreniyorsun ve her geçen gün yepyeni şeyler yapıyorsun. Artık hızına yetişemiyorum. Bazen akşam baban işten gelince soruyor ne yaptınız bugün diye. Ben de anlatmaya başlıyorum ama birden duraksıyorum, yaptığımız şey sabah mıydı yoksa dün müydü diye. Çünkü üzerine o kadar çok yeni şey yaşıyoruz ki, çok zaman önce olmuş gibi geliyor.

Bu ayın başında yaşıtların emekliyor sen emeklemiyorsun diye kafama taktım ve emeklemeyi öğretmeye karar verdim. Önce youtube dan emekleyen bebek videoları seyrettirdim sana. Sonra da uygulamalı gösterdim bol bol :) Her gün egzersiz yaptırıyordum ama farkettim ki seni emeklemekten alıkoyan fiziksel yetersizlik değil (nitekim ayakta durma yürüme, kendini kaldırma gibi şeyler yapıyorsun) cesaretsizlik olduğunu anladım. Bir hamle yapmadan önce öyle temkinlisin öyle düşünüyorsun ki, sabırsız annen buna dayanamıyordu malesef. Fakat sonra anımsadım. Yeni doğduğunda da hafifçe başıma çarpsan (gaz çıkarırken falan) veya biraz hızlıca yatağına bıraksak ağlardın. Çok narinsin. Belki de karnımda kordona dolandığın zamanlara dayanıyor bu temkinli hallerin. Belki de o zamanlar hareket etmek isteyip de edememek seni böyle sınırladı.

Bunu farkedince seni cesaretlendirmeye karar verdim. En ufak hamlende alkışlar, oleyler bir gürültü bir şenlik havası estiriyorum. Öyle seviniyorsun ki sen de çığlıklar atıyorsun sevinçten. İşte ondan sonra daha atak olmaya başladın. Farketmesen de artık popo üstü ilerliyor, karın üstü yatarken geri geri kayıyorsun.

Ancak en büyük gelişme tutunup kalkma konusunda oldu. Beşiğine yapıştık adeta. Genelde ayakların ve ellerin uygun pozisyonda ise kendin kalkıyorsun ama bazen de bacağın ters kalmış oluyor ben yardım ediyorum. Beşiğin kenarında ayakta iken neler yapmadık ki. Önce yan tarafına asılı cepli organizeri boşaltma çabaları, sonra duvarları tırmalama, dönence ve cibinlik sopasını yakalama ardından şimdi kendini geriye atıp sörf yapar gibi durmalar. Bir elin de hep boş olsun onu bunu keşfetsin istiyorsun. Kalçan bir ileri bir geri sallanırken seni tutmaya çalışmaktan şekilden şekile girer oldum. Tabi bu sırada birkaç ufak kaza da yaşadık. Malesef bir kere de yataktan düştün ve ben hemen yan odada olmama rağmen güm sesini duyduğum andan yanına varana kadar geçen iki saniye hayatımda yaşadığım en uzun süreydi. On adımlık mesafe öyle uzun geldi ki zemin ayaklarımın altından geri geri kayıyor gibi hissettim.

Ek gıdaya iyice alıştık sayılır, bunu ayrı bir yazıda uzun uzun yazacağım. Genelde kendin yeme konusunda çok heveslisin. Hatta bazı yemekleri kendin yemene izin veriyorum makarna gibi. Eğer yemek yerken eline meşgul olacak birşey vermezsem ellerini yemeğe daldırmadan tutabilmem imkansız oluyor. Bu yüzden şimdilik en iyi kurtarıcımız, bir kaseye konmuş kırmızı mercimekler. Artık evin her yerinden kırmızı mercimek çıkıyor ama olsun :)

Bu ay kontrolümüz yok, kilonu ve boyunu bilmiyoruz bu yüzden. Kıyafetlerin küçülmesinden anlıyorum büyüdüğünü. Birkaç kıyafetini +12 ay aldım. Gerçi skinny modellerdi ama olsun. Şu an bir kez bileği ve paçanı katladığımda oluyor.

Bir de yeni bir bebek arabası aldık sana. Şimdilik hepimiz memnunuz. Bir aksilik çıkmazsa bir dahaki ay dönümünde Türkiye'de olacağız. Öncesinden birkaç günlük Hollanda-Amsterdam gezimiz olacak hep beraber. İşte araba orda işimize yarayacak diye umuyorum.

Yazacak çok şey var ama yazı daha fazla uzamadan kessem iyi olacak. Zaten kafamı da toparlayamıyorum, defterimize göz atmam lazım. Şimdi içerde uyuyorsun ve ben yanına gideceğim hemen. Çünkü doğduğundan beri yarım saat olan gündüz uykularının ben yanında olduğumda uzadığını farkettim. Bir tek uyurken başka işler ile meşgul oluyordum ama senin uykunu alman daha önemli. Bu yüzden ben de sen uyurken yanında oturup, seni seyrederek örgü örüyorum.

8 yorum:

  1. emekleme konusuna bende takıktım yaşıtları haldır haldır emeklerken sonra bi gün baktım tutunarak kalktı sonra sonra emeklmeye başladı.böyle bebekler çok:)

    YanıtlaSil
  2. Fotoğrafa bayıldım. Ben de kızıma banyo yaptırdığktan sonra başına tülbent bağlıyorum :)

    YanıtlaSil
  3. benim kızım 9 bçk aylık emekledi yaşında yürüdü ;) her çocuğun zamanı farklı cidden..

    YanıtlaSil
  4. Masallah oncelikle.Ben de aynen senin gibi cesaretlendiriyorum bu hafta ev cok kalabalikti sukran gunu sebebiyle birkac adim atti kalabaligin telasiyla cok uzerine gidemedim.Dila ile Enoch cok benzer gelisimler gosteriyor , okurken cok duygulaniyorum , sanki biri bana benim cocugumu anlatiyor.Sen de tek basina gercekten cok iyi idare ediyorsun , benim yine kayinvalidem arada geliyor oynuyor , alip goturmek istiyor .Ben henuz hazir degilim ayrilmaya bakalim zaman ne gosterecek :)

    YanıtlaSil
  5. Gece tek başına süper idare ediyorsun. Dila çok huzurlu ve mutlu gözüküyor. Benim kızım 1 ay geriden geliyor ama çok tembel karınüstü durmaktan bile sıkılıyor. :). Fotoğrafa bayıldım hemen bu pozdan kızıma çekeceğim. Helonun yediklerini yazmanı bekliyorum :).

    YanıtlaSil
  6. maşallah Dilaya çok tatlı görünüyor fotoğraFta.Hepsi farklı farklı işte..Ek gıda yazını bekliyorum canım bende..Ada bu aralar hiç yemiyor:( Ne yapacağım bilmiyorum..Sevgiler..

    YanıtlaSil
  7. Maşallah ya tam bir şirine:) Ege Demir'le aralarında 2 hafta varmış. Her gün yeni şeyler yaptıklarını görmek gerçekten şahane, nice nice ayları, yılları olsun:)

    YanıtlaSil
  8. ayyyy küçük avrat seni:D bayıldım bu resmeeeee masallah masallah nasılda buyumus masallah :)))

    YanıtlaSil