Bugün ablamın TEOG'a hazırlık aşamasında olan oğlunun sınıf arkadaşı ve annesi ile beraberdim. Hep birlikte oturup sohbet ettik. Tabi ki onların gündeminde sınav ve çocuklar vardı. Daha doğrusu çocuklarının ne kadar tembel oldukları. Tabi ki annelerin gözünde.
Kız olan gayet iyi zaten, okulda en iyilerden biri. Ablamın oğlu da evet çalışma konusunda gayretli değil ama ite kaka gidiyor. Ablamın sürekli kontrol etmesi, iteklemesi sayesinde teşekkür, takdir vs alarak geçiyor. TEOG'un birinci sınavında ablamın kafasındakinden daha fazla yanlış yapmış ama neyse...
Tartışma bir ara öyle bir noktaya geldi ki. Ay benimki hiç çalışmıyor, yok benimki daha beter. 400 tane testi var bir ayda yapması gereken zor bitirdi. Ay o iyi bitirmiş benim ki 4 gün kaldı daha dokunmadı (bunu diyen tabi ki ablam). Yok bizim kızın deneme sınavlarında düşüş var çalışmıyor ki hiç. Ay bizimkine kalsa dersaneye gitmeyecek.... Bunun gibi uzar gider. Bir ara kendilerini öyle kaptırdılar ki seslerin volümü yükseldi. Benimki daha kötü / yok değil benimki daha kötü tartışması ateşlendi. O sırada uyardım. Farkında mısınız şimdi kimin çocuğu daha kötü tartışması yapıyorsunuz, bi durun dedim.
Onları suçlamıyorum elbette, değer verdikleri evlatları için ellerindeki şartların en iyisini istiyorlar. Çocuklar biraz çaba gösterse daha iyisini yapabilecekleri halde, yeteneklerini boşa harcadıkları için üzülüyorlar. Çok da haklılar, belki ben de vakti gelince öyle davranacağım bilemiyorum şimdiden. Şu an olayın dışında biri olarak, gördüklerimi yazıyorum.
Düşününce genel olarak toplumumuzda bu türde bir yarış oldukça yaygın. Çalışanlar, kimin işi daha yorucu; yaşlılar, kimin ağrıları daha fazla; anneler, kimin çocuğu daha yaramaz tartışmasındalar sürekli. Oysa hatırlayın belki iki yaşına kadar neredeyse tüm anneler, ay benimki şu ayda emekledi/yürüdü/konuştu ya da bizimki ingilizce ona kadar saymayı öğrendi gibi konularda yarış halindeydi. Daha düne kadar en iyisi benim çocuğum iken ne oldu da en kötüsü/ yaramazı / söz dinlemeyeni benim çocuğum oldu? Anneler neden böyle 180 derece döndü?
Bugün o tartışmada sözkonusu olan çocuklar da vardı. Tamam oldukça şen kahkahalı bir ortamdı ama, anneleri asla ikna edemedi çocuklar. Diğer yandan, ne kadar iyi olurlarsa olsunlar, anneler bir tık üstünü hedefleyecekler yine çocuklarının eksik yönlerinden dem vuracaklardı kesin. Sonuçta ne kadar gayret ederlerse etsinler, çocuklar yine de memnun edemeyeceklerdi annelerini.
Oysa (sadece hayal ediyorum tabi) negatife değil pozitife odaklansak, eksiklerini değil artılarını öne çıkarsak çocuklar daha iyi motive olacaklardır. Tamamen aynı konu olmasa da bir hafta kadar önce benzer konuda bir deneyim yaşadım kızımla çünkü.
Bir süredir ne yazık ki Helo'ya daha çok direktifler veriyor ve emir kiplerindeki cümlelerimin arttığını farkedip rahatsız oluyordum. Ama ne yazık ki yorgunluktan ve yoğunluktan bu konuda bir adım atamıyor, kızımla dertleşecek ve davranışımı tolere edecek zaman bulamıyordum. Çözümü yine çok şükür ki kendiliğinden gelişti.
İstanbul'a gelmeden önce, buradaki herkese boyama yapıştırma işleri yaparak hediyeler hazırladı. Yetmedi arkadaşlarına da yaptı, özenle paketledi, bir yere koydu ve onları hergün öptü.
Ben de onun ne kadar düşünceli ve iyi kalpli olduğunu, kalbinin kocaman olduğunu söyledim. Çok sevindi başka dedi. Ve ben de, bir bir iyi özelliklerini saydım. O kadar tatmin oldu ki ertesi sabah anne bir daha söyler misin dedi. Yine söyledim ve ondan sonra gün içinde de olumlu özelliklerini daha sık vurgulamaya başladım. İstediğim değişim süreci böylelikle tesadüfen (belki de değil) başlamıştı.
Ben böyle yaptım siz de böyle yapın demek değil amacım. Sadece farkındalık sağlamak için söylüyorum. Belki farketmeden hitaplarımız çocuklarımızı negatif etkiliyordur ve sadece konuşma şeklimizi olumluya çevirerek durumu düzeltmek mümkündür.
Ayrılırken ablamın arkadaşına da dedim. Çocuklarımızı ne emeklerle büyütüyoruz, onlar bizim canımız. Senin istediğin yeri kazanmış ama psikolojisi bozulmuş bir çocuğun olsun ister miydin? Varsın daha azı olsun ama onlar iyi olsun, mutlu olsun...
Tüm çocuklar iyi olsun...
O kadar doğru şeyler yazmışsın ki,okurken "ben de ileride böyle bir anne olmak istiyorum,sürekli çocuğumun iyi yanlarını vurgulamak istiyorum" dedim.Umarım bu yolda daha da ilerlersin ^^ Sonuçta çocuklar cidden geleceğimiz.
YanıtlaSilİsteyince herkes olur umarım ben de devam ettirebilirim
SilEvet katılıyorum ya. Anne olarak değil, annemin kızı olarak katılıyorum. Babamın kızı olarak. Benimle kurdukları iletişim, önce benim onlarla kurduğum iletişime şekil verdi, sonra kendimle kurduğum iletişime.
YanıtlaSilŞimdiden farkında olmak güzel. Bizimkiler henüz tazecik. Fakat, uygulama kısmından tırsmıyor muyum? Hafif bi tırsma var. Çünkü bir şeye ön hazırlık yaptığında her şey mükemmel de.. Ya refleksler? Ebeveyn olarak korktuğumuz, paniklediğimiz anlar? Hazırcevap olmamız gereken diyaloglar.
Zor yahu.
Bu konuda daha başlangıçta olduğum için kesin olur diyemem ama başka konularda biliyorum ki bir değişim yapıp onu başlarda kontrollü şekilde uygulayınca sonra otomatiğe bağlanıyor ve değişiyor. Bu yüzden panik hallerinde vs ne olacak diye düşünmek gereksiz çaba varsa sonuç da olacaktır. Diğer yandan çocuklar ara sıra olan negatiflikleri tolere edebiliyorlar yeter ki tüm zamanlara yayılmamış olsun
SilAaa benim de dikkatimi çekti, Türkiye'deki anneler çocuklarından bahsetmeyi çok seviyor ama ya devamlı hokunda boncuk buluyorlar ya devamlı yere batırıyorlar, orta kararı yok! Nazardan da korkuyorlar ve tam tersini söylüyorlar biliyor musun!!! :D Valla bana öylesi de denk geldi, bir dönem kızım gece 15dk'da bir uyanıyordu ve ben tükenmiştim haklı olarak, bunu arkadaşıma anlatayım da bir omzuma destek şaplağı atsın derken aaaa bir de baktım arkadaş benden dertli, çocuğu bir anlattı ki o hesapla sanki çocuk hiç uyumuyor devamlı uyanık hatta uyanık, yemiyor, oynamıyor, çocuk değil bela.. Bir de karşımda melek gibi oturan çocuğun kendisiyle gözgöze geldim.. O an jeton düştü bende, yok dedim ben o destek şaplağını gideyim de soğuk Alman analarından yiyeyim, bu sıcakkanlı akdeniz insanı bozulmuş..
YanıtlaSilHerhalde bizim annelerde nazar değer korkusu nedeniyle olumsuzunu söylemek daha yaygın
Sil