18 Ekim 2013 Cuma

# 18 ay bebek psikolojisi # 2 yaş sendromu

Bebeği 18 Aya Yaklaşan Annelere Uyarı!

Başlık çok iddialı olmuş olabilir ama ben şahsen bu uyarıyı almayı çok ama çok isterdim. Çünkü 18 ay biter bitmez sudan çıkmış balığa döndüm. Bütün bunlar 2 yaş sendromunun başlangıcıymış aslında. Öyle bir afalladım ki, her günün sonunda çok kötü bir anneyim, artık kızıma bakamıyorum, yetmiyorum gibi cümleler kurarak eşime sızlanıyordum. Bunun benden kaynaklanmadığını, aslında bu sürece hazırlıklı olmadığım için zorlandığımı ne yazık ki bir kaç hafta sonra idrak edebildim. Aslında bu 18 ay sürprizlerinin başlangıcı 2 ay önceden başlıyormuş ama o zamanlar, sürekli değil de ara sıra farklı davrandıkları için bu sinyalleri algılamak zor oluyormuş. Yani bende öyle oldu, huysuzluklarının nedenini hep başka bahaneler olduğunu zannettim, uyumadı, yemedi gibi. Ama 18 dolunca sürekli her an huysuz, sanki 1,5 yıldır tanıdığım bebeğim değil de, bambaşka bir çocuk karşıma çıktı. Şu an 18 ay 3 hafta 4 günlük bir birey sahibi olaraktan, (evet artık bebek değil her karara direnen, kendi tercihleri olan bir birey-diyeceksiniz ki zaten ben çocuğumu birey olarak görüyordum, onun tercihlerine saygı duyuyordum falan ama gerçekten öyle değilmiş her şey bambaşka bir hal alıyor, valla billa) son bir haftadır işleri yoluna koymaya başladım çok şükür. Eminim bu yoluna koyduğum işler defalarca bozulacak ama artık kitabın hangi konularına çalışacağımı biliyorum.

Dün bir kitapta hislerimi tam anlamıyla ifade eden şu cümleye rasladım. "In this period (1,5-2,5 yaş), you need to able handle not only your child's behaviour, but also your own feelings" (bu dönemde sadece çocuğunuzun davranışlarını değil, aynı zamanda kişisel duygularınızı da ele almanız/kontrol altına almanız gerekiyor) demiş. Evet tam anlamıyla bu. Bu aya kadar, bebeğimi nasıl iyi büyütürüm mevzusuna odaklandık. Yemesi, içmesi, zekası, oyunu, fiziksel gelişimi, eğlenmesi, mutlu olması gibi. Şimdi ise birden bire tüm bu bilgi ve tecrübelerimizin çoğunlukla yetersiz kaldığı, nasıl yapacağımız değil de nasıl davranacağımız konusuna odaklanmanız gereken bir süreç karşımıza çıkıyor. Kendime geldikten sonra gece yarılarına kadar yeniden okumaya başladım ama bu sefer herşey psikolojik ağırlıklı. Gün içindeki tavırlarımı gözden geçirdim, eşimle nasıl davranmamız gerektiğini konuşup birlikte hareket etmeye başladık ve en önemlisi davranışlarımızın tutarlı olması için çabalıyoruz ki bence bu en zoru. Çünkü artık karşımızda istediğini elde etmek için elindeki tüm kozları sonuna kadar kullanan bir bıcırık var ve bu kozların en güçlüsü de ciyak ciyak ağlama.

Kızımı doğduğundan beri fazla ağlatmamaya özen gösterdim, ancak bu günlerde istekleri için öyle feci ağlıyor ki, yaşlarla, kendini parçalayarak resmen. Bu uğurda daha önce twitterda yazdığım gibi gündüz uykularını neredeyse heba etmek üzereydik. Uyumamak içi her yolu deniyordu ve ben de ne yazık ki henüz ne yapacağımı tam bilemiyordum.

Bu yazıda şu durumda böyle davrandım, bu durumda şunu uyguluyorum diye tam bir yönlendirme yapmam zor. Zira her bebek farklı, anne babaların tepkileri de farklı. Ancak basitçe aşağıdakileri söyleyebilirim-ki bunlar da benim tecrübelerime dayanıyor.

  • Oldukça azalsa da, bebeğin ilgisini başka şeylere çekip kandırma dönemi hala devam ediyormuş bu zamanlarda. Kriz anlarında ilgisini başka şeye çekmeye çalışıyorum çünkü mantıklı açıklamaları kabul edecek yaşta değil henüz. Ne kadar anlatsam da tınmıyor zaten.
  • Her gün aynı taleplerine aynı tepkiler vermeye gayret ediyorum. Tabi ki bazen olamıyor ama istikrar kurmaya çalışıyorum. Mesela kızım her gün bir dondurma yemeye kafayı taktı. Cahillik döneminde dayanamayıp bir kutu koydum dolaba ve neredeyse her gün yedi. Bu günlerde bu isteğini berteraf etme konusunda daha başarılıyım.
  • Artık her şeyi kendi yapmak istediği için tehlikeli olmadığı sürece izin veriyorum. Hatta oyunlarımız şekil değiştirdi. Mail kutuma gelen baby center bildirimlerinde, bu ayda çocuğun artık fiziksel enerji gerektiren oyunlardan çok mantıksal oyunlara yöneleceği ve biraz daha oturmaya başlayacağı yazıyordu. Gerçekten birden bire öyle bir değişim gözlemledim. Artık zeka oyunlarına, el becerilerini geliştiren oyunlara daha meyilli.
  • Eskiden gün boyunca onunla ilgilenir ve oynardım, yine öyle olmasına rağmen yetmiyor, sıkılıyor, sürekli bir şeyler istiyor (bizde telefon, tablet oluyor bu, tüm gün bıraksam oynar). Baktım ne yapsam memnun edemiyorum kendi haline bırakmaya başladım. Tabi sürekli gün boyunca değil, günde bir iki kez. Bu sürede sıkıntıdan dolanıyor, ne yapacağını bilemiyor ama en sonunda kendine yeni bir meşgale yaratmayı başardı. Aslında onu gözlüyorum elbette, bu sürede çok yaratıcı davrandığını farkettim ve sıkıntıyla başa çıkabilmeyi öğrenmesi için her gün en az bir kere bunu yapmaya başladım.
  • Bir sürü yeni korkuları ortaya çıktı, olmayacak şeylerden korkmaya başladı (neyse ki bu da biraz azaldı). Bu anlarda daima yanında oldum, kucağıma gelmek isterse aldım, genelde ani seslerden korktuğu için, sesin kaynağını araştırıp beraber baktık, görsel şeylerden korktuğunda twitter arkadaşlarımın tavsiyesi ile ona normal olduğunu, hoşlanmadıysa o yöne bakmamasını söyledim.
  • Bir de yeniden kucak dönemi geliyor ki evlere şenlik. Benim çocuğum çok kucakçı diyorsanız yandınız daha beter olacak. Felaket tellalı gibi oldu ama geçiyor merak etmeyin. Kucağıma hiç gelmeyen kızım yapıştı resmen. Koala gibi gezdik bol bol, babasına dahi gitmedi (bu günlerde biraz seyreldi). Ben bu dönemde bu kucak ihtiyacının da geçici olacağına inanarak hiç reddetmedim (hatta kaç gece kucağımda uyudu sayamayacağım kadar çok), şimdi daha normale dönmeye başladı.
Bu yeni dönemde henüz daha yolun başında biri olarak yazabileceklerim bu kadar. Böyle bir döneme hazırlıklı olmanızı tavsiye ediyorum, okuyabilirsiniz, tecrübeli annelerden fikir alabilirsiniz. Bu yazıyı okuyan tecrübeli annelerin, tecrübelerinizi ve bilgilerinizi esirgememenizi rica ediyorum :)

10 yorum:

  1. Anlattıklarınız hiç yabancı gelmedi, aynı durumlarla baş başayız biz de bir süredir. Uyku düzeni diye bir şey kalmadı, sürekli ilgi, sürekli bir şeyler isteme, olmayınca ağlama ve kucak... Ben de ne yapacağımı şaşırmış durumdayım...

    YanıtlaSil
  2. Allah kolaylık versin size.Çocuk büyütmek gerçekten zordur.Hele ki sizinki gibi bazı şeyleri nasıl elde edeceğinin farkına varmış bir ufaklıkla uğraşmak daha da zordur.
    İstedikleri şey için yapmadıkları şey kalmaz.Etrafında onun isteklerini yerine getirebilecek kim var ise (anne, baba, büyükanne, büyükdede, hala, dayı, teyze, amca) hepsini sıraya dizer.
    Verecek olduğunuz en küçük tavizi çok iyi görür ve onun üstüne gitmeyi bilirler.

    Benden size naçizane küçük bir tavsiye:
    Eşinizle en kısa zamanda karşılıklı oturup çocuğunuzun hangi isteklerine evet hangilerine hayır diyeceğinize net bir karar alın ve ne olursa olsun sonuna kadar uygulayın.
    Ve bu kararınızı çocuğunuzla yakından ilgilenen kim varsa akraba, bakıcı gibi onlarla da paylaşın.

    Çocuklar genelde oyuncak konusunda anne babayı bezdirir ve gözünün yaşına aldanırsanız oyuncağı almadan oradan çıkamazsınız. Bu da "demek ki ben ağlayınca istediğimi alacaklar" fikri aklına yerleşir. Onun istediği ve sizin de uygun gördüğünüz oyuncağı hemen değil de aradan zaman geçip onun o oyuncağı unuttuğu bir zaman kendiniz hediye gibi alır eve getirirseniz ona daha çok sevinecektir.

    YanıtlaSil
  3. ayy benim oğlum da 21 aylık, ikinci çocuğum ve ben tecrübeme rağmen terrible two yu silmişim zihnimden, hatırlattığınız iyi oldu, yoksa neden her gün ama her gün stick blender i istediğini yeminle adlandıramayacaktım. thanx

    YanıtlaSil
  4. Ahhh ah öyle zor ki.3 olumaz neredeyse devam ediyor hâli hala.çok zor bir süreç sinir harbi yasamıyor degılız zaman zaman

    YanıtlaSil
  5. Bizde bu süreçleri yaşıyoruz canım..Tuvalete girdiğim an, ağlamaya başlıyor acı acı..
    Çıkınca da hemen susuyor..

    YanıtlaSil
  6. Merhaba GECE'cim bizde 16 aylık olmak üzereyiz ve bu yazıyı okuyunca bizim afacanın da bunları neden yapmaya başladığı daha iyi anladım. Geçen aydan bu yana istediği herşey için tutturur olmuştu. İstediğini elde edene kadar ağlak zırlak kendini yerlere atıyor.. Kesinlikle yalnız kalmak istemiyor, özellikle ben evde iken başkaları da olsa benden uzak duramıyor. Paçama yapışıp iş yaptırmıyor. çizgi filmi kucakta izliyoruz. Uyurken ise benim yokluğumu anında fark ediyor. İşe saklanarak gidiyorum. Daha bir düşkün oldu. Nedeni buymuş demek ben daha 2 yaşına doğru olur sanıyordum.. vay halimize, daha beter olacak yani.. :(

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Geçecek yada biz alışacağız sonunda düzlüğe çıkılıyor

      Sil
  7. 23. aydayız.. bizde de benzer şeyler var..sarılma ihtiyacı, kolay mızmızlanma (ki çok pozitiftir neşelidir uyumludur) , sık emmek istemek, ...vs
    sağlığına odaklanıp sabırla neşeyle başa çıkmaya çalışıyorum. çok daralınca ben de onun yaptıklarını yapıp şaşırtıyorum:) ama doğru bişimi bu bilmiyorum..mesela mızmızlanıyro bağırıyor ben de yaaaaaaaaahhıııyyy aaa diye bağırıp tepiniyorum şaşırıyor :) yada o ağlayınca ben de böhüüü diye kapanıyorum yere ...sinir oluyor belki de çocuk :) şükür sık yapmıyorum e napıyım ben de 36 yaş krizimdeyim demi ama :)))
    ay ne bileyim ya bi şekilde hızla büyüyor o yüzden onu çok üzmeden bu dönemi geçirmeye çalışıcam. yeterki iyi olsun sağlıklı olsun mızmızlık başım üstüne :) ...ben sanki hep lokum gibimiyim :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ha ha onu bende yapmaya basladım yerlere yatıyorum tepiniyorum aynı onun gibi

      Sil
  8. tam zamanında bulmuşum sizi... yaşadıklarımızdan ve bebklerın tutumlarından dolayı yakın hissetim sizi kendime... uyarı ıyı geldı cunku bu günlerde kendimi çok suçluyordum kızımın ağlak halleri yüzünden ..teşekkürler

    YanıtlaSil