2. Gebelik Günlüğüm 31. Hafta
GeCe
Kasım 27, 2014
4 Comments
Bu hafta biterken, aynı zamanda kasım ayının da bitiyor olması nedeniyle biraz daha gerginim. Due date tarihi 27 ocak olmasına rağmen, ben ocak ortalarından itibaren herşey olabilir diye düşündüğüm ve kafamda hep ocak başına kadar tüm hazırlıklar bitse iyi olur dediğim için, kasım ayı bitince geriye sadece 1 ayım kalacak diye bu gerginliğim. Oysa hafta olarak sayarsak daha 9 hafta var ohooo çok var gibi geliyor. Yine de ocak başına kadar bitirebilirsem çok daha rahat edeceğim.
Bu amaçla geçtiğimiz hafta elimdeki herşeyi yıkama ütüleme işine başladım. İki makine yıkanıp ütüledim, tabi Helo'nun taleplerinden dolayı on kere fişi çekip takmaktan normal süresinden daha uzun sürdü ama neyse. Sanırım elimdekiler iki makine daha tutacak. Daha kıyafet alışverişi yapmam lazım ama kış indirimlerini bekliyorum. Yakında başlar umarım. Onun dışında indirime maruz kalmayacak eksikleri de alıyoruz biraz biraz. Bir de tabi onların yerleştirilme işi var, şimdilik herşey kutularda veya ortalıkta gibi.
Elimde bir tane alışveriş listesi var, bize verilmiş olan bir kitapçıktan çıkmıştı. Buna göre bebek ihtiyaç malzemeleri arasında 15 tane müslin bez bulunuyor. O kadar çok bezi ne yapıcam bilmiyorum ama hafta sonu aldık yine de 15 tane. Burda muslin ürünler oldukça yaygın ve sanırım Türkiye'ye göre daha ucuz. Ancak Aden&Anais'in bir müslin battaniyesi var ki içim gitmesine rağmen tek bir battaniyeye 60€ civarı para vermeyi göze alamadım henüz.
Bir de organik bir bebek banyo-bakım seti buldum ki şahane. Kruidvat isimli mağazanın kendi ürettiği organik ürünlerin fiyatı 2.99€ (neredeyse her seçenek bu fiyatta, şampuan, bebe yağı, krem vs). Bunlar Chicco'nun Pure Baby ürünleri ile aynı ecocert organik sertifikasına sahip. Helo'ya chicconun ürünlerini 10€ civarından alıyordum, bunlar ne kadar da ucuzmuş. Bir de kıyaslamak için iki farklı ürünü de amerikan kökenli bir markadan aldım ki bunlar da pahalı olanlardandı. Deneyip görelim bakalım.
Geçen hafta acısını çektiğim bel tutulması her gün biraz azalarak 4. günde tamamen bitmişti çok şükür. Şimdilerde yine ara ara yoklayan mide yanmaları ve pelvik ağrılarımla meşgulüm. Artık yataktan kalkamadığımı ve sağa sola dönmemin çok uzun sürdüğünü de söyleyebilirim.
Novacım ise umarım iyidir, gerçi hareketleri gayet yoğun ve güçlü bu aralar. Tekmelerini attığında yatağı titreştiriyor o derece. Geceleri kimi zaman uyutuyor, kimi zaman uyutmuyor hala. Ve pozisyonu da değişmedi yan yatıyor. Daha vakit var ama merakla bekliyorum dönmesini.
Geçen hafta desteksiz çocuklu bir hamile olmanın çok zor olduğunu söylemiştim. Burada neye göre zor olduğunu vurgulamak lazım. Genelde ikinci gebeliklerde kıyaslama ilk gebeliğe göre (yani çocuksuz hayattaki gebeliğe göre) yapılır ve elbette ki büyük fark var. Zaten anne olduktan sonra hamile olmadığımız zamanlarda bile çocuksuz hayattaki rahatlığa sahip değiliz. Dolayısıyla farklı bir süreç olacağını önceden göze almak lazım. Elbette ki daha zor ama bunu farkettikten sonra insan çok şikayetçi olamıyor. Bu günlerde eşim çok iyi idare ediyorsun dayan az kaldı diye bana gaz veriyor ama, içimden "bana az kaldı deme daha bir sürü işim var" diye bağırıyorum. Evet enerjimi gün sonuna kadar kızıma ve eve yettirebiliyorum ama bu ekstra işleri yapmaya kalmıyor. Belki kafama fazla takıyorum ama aniden doğum yapmışım ve bebeğime giydirecek birşey hazırlayamamışım gibi abuk sabuk kabuslar görüyorum :( Bunda hep yarın şu işi yapıcam deyip de çıkan beklenmedik işler yüzünden programlarıma sadık kalamayışımın getirdiği belirsizlik hissinin suçu da var.
Haftaya daha çok tickli işler yazabilmek ümidiyle.
Ve elbette ki sağlık olsun, gerçekten ve tüm kalbimle...