4 Ocak 2018 Perşembe

# benden # Düşünceler

Özleyecektim

Bir önceki yazımdaki karamsar havanın tam tersine, İstanbul bana güzel geldi, kendimi iyi hissettirdi bugün. Eskiden çalıştığım fakülteye gittim, çok sevdiğim hocamla birkaç saat sohbet ettim. Sonra biraz dolaştım, sahaflara gidip arkalarını okuya okuya, dükkanları geze geze kitaplar aldım. Böyle bir özgürlüğü uzun zamandır yaşamamıştım. Diğer yandan böyle bir özgürlüğe sahip olup da uzun zamandır yapmadığım, özlediğim şeyleri yapma imkanı bulamamıştım.

Tabi ki hatıralarım canlandı. 2011 yılına kadar her gün bulunduğum yerlerde olmak, yaptığım şeyleri hatırlamak, yürüdüğüm taşları, seyrettiğim binaları görmek... O zamanlar İstanbul şimdikinden belki biraz daha iyi durumdaydı ama gerçekçi bakarsam yine de çok iyi değildi. Fakat ben o zamanlarda da hayatımın iyi ve kötü taraflarını yaşamış, acı tatlı hatıralar biriktirmiş, tatlı olanları özlemle anar olmuşum.

Oysa göçmen anneler arasındaki sohbetlerimizde İstanbul’a dair en özlediğimiz şeyleri konuştuğumuzda, şimdiki İstanbul’u değil çocukluğumun İstanbul’unu özlüyorum derdim ben de bir çok diğer kişi gibi. Fakat 2011 aslında çok da eski bir zaman değil ve ben onu da özlüyormuşum. Burada yaşamaya devam etseydim, yine olumlu olumsuz yaşanmışlıklarım içinde, yine, yeni özlemler biriktirmiş olacaktım. Çünkü biliyorum ki, ülkenin hali ne olursa olsun, ben yine kendime, aileme keyifli anlar yaşatmak için uğraşacaktım. Kendi içimizde mutluluklarımız olacaktı, kendi hayatlarımıza, ailelerimizle dair ilerde önleyeceğimiz anılar biriktirecektim. Nitekim gün gelecek Hollanda’da geçmişte kalmış günlerimi de özleyeceğim. Yani nerede olursak olalım özlem hep geçmişe yönelik olacak ve her koşulda özlenecek birşey mutlaka olacaktı.

O zaman diyorum çektiğim şey gurbet özlemi değil aslında, çocukluk özlemi, gençlik özlemi, iki gün önceye dair yaşanmış bitmiş zamanın özlemi... Bu özlemlere takılıp kalmak iyi değil derler, ileri bakacaksın, hayatını yaşayacaksın.... Ama ben ara sıra özlemlerimin kollarına kendimi bırakmayı seviyorum. Şöyle sarsınlar beni, azıcık sıksınlar bedenimi, gözlerindeki yaşları akıtsınlar ve sonra, hadi bu kadar yeter, bak ne güzel şeyler yaşamıştın deyip omzumu sıvazlasınlar. 

Özlem hep (ve iyi ki) var olacak....

4 yorum:

  1. İzmir'de yaşarken her İstanbul'a geldiğimde senin gibi hissederdim. Hele çocukları anneme bırakıp sokağa tek başıma çıktığım o ender anlarda hissettiklerim paha biçilmez oluyordu :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aynen şimdi ben de o durumdayım Handan. Gözün arkada kalmadan bırakıyorsun ya birine, 2 saat otur bir kahve iç, sokaklarda yürü, terapi gibi..

      Sil
  2. Geçmişe özlem hep olacak elbette, bence de özlenen anılara sarılmak zaman zaman güzel bir şey. İnsan tazeleniyor sanki :)

    YanıtlaSil
  3. Bugün bende geçmişe özlemdeyim 20 yıl önceki tarih hocamı gördüm dün gibi gelen o musmustlu günlerim bir o kadar uzağımda :(

    YanıtlaSil