1. Dünya Savaşı sonrasında, hasta Osmanlı Devleti'ni paylaşmak için tüm Avrupa ülkeleri gönüllüydü. Bunlardan İngiltere, Türkiye'nin doğusunda kendi egemenliği altında bir Ermenistan ve Kürdistan devletleri kurmayı hayal ediyormuş. Bu aşamada her çeşit Kürt toplulukları hangi ülkenin himayesi altına girecekleri konusunda kararsızmışlar. İngiltere mi Rusya mı yoksa başka bir ülke mi? Sonunda hepsi birlikte bunların hiçbirinin yanında değil de, Atatürk'ün yanında Milli Mücadele'ye katılmaya karar vermişler. ( Yıllardır kardeşçe yaşadıkları Türklerin yanında yer almak herhalde en akıllıca seçimdi, peki şimdi ne değişti? )
Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin açılış günü 22 Nisan Perşembe günü olması kararlaştırıldığı halde, Atatürk'ün mübarek gün olması sebebiyle açılışı bir sonraki güne 23 Nisan Cuma gününe aldığını, kalabalık bir cemaatle kılınan Cuma namazından sonra açıldığını ben bilmiyordum.
İlk Cumhurbaşkanı seçiminde Atatürk'le birlikte bir diğer kişinin (adını unuttum malesef) aday olduğunu ve o kişinin 109 oy, Atatürk'ün ise 110 oy alarak, sadece 1 oy farkla seçildiğini duyunca şaşırdım. O kadar emek vermiş birinin tüm oyları alması gerekirken yine de ne kadar demokratik bir seçim olmuş değil mi? ( Oysa şimdilerde tüm oyların %50 sini alan liderler Atatürk'ten daha fazla mı değerliymiş? )
Çanakkale Zaferinin aslında 18 Mart 1915 olmadığını, bu tarihte sadece denizden yapılan saldırının durdurulup geçişe izin verilmediğini, aslında hemen ardından başlayan kanlı kara savaşlarında zaferin kazanıldığı 26 Mayıs tarihi olduğunu da dün öğrendim. Üstelik bu muharebede gönüllü olarak savaşa katılan İstanbul Üniversitesi gençlerinin taramalı tüfeklere karşı cepheye atılan ilk tümen olduğunu ve hepsinin şehit olduğunu da hiç duymamıştım.
Atatürk'ün 100. doğum yılının tüm dünyada Atatürk Yılı olarak kabul edildiğini, Şili'de Atatürk büstünün yer aldığı bir Atatürk Parkı'nın bulunduğunu,
Son olarak Hatay'ı almak için Atatürk'ün hastalandığı dönemde canla başla çalışıp dinlenmeyi ihmal ettiğini ve "Aldık Hatay'ı verdik Ata'yı" sözünü de bilmiyordum.
Siz biliyor muydunuz?
Maalesef ki ben de bilmiyordum. Okuduklarıma bende şaşırdım doğrusu. Geç de olsa öğrendik nihayetinde. Yine senin sayende tşkler canım.
YanıtlaSilevet bende bunu tam olarak bilmiyordum ne acı...
YanıtlaSilO sözü bende bilmiyordum. Çok etkiledi :(
YanıtlaSilNeyazık ki bende bilmiyorum cok duygulandım.
YanıtlaSilAyrıca dün atv nin 10 kasım temalı siyaset meydanındaki Fatma Ninenin konuşmalarındanda cok etkilendim, özellikle babası şehit olmasına ragmen kendisine baglanan şehit maaşını kabul etmemesi ve babası ölmeden evvel hastaneye onu görmeye gittiginde cıkışta onun kulagına bu günleri unutmamsı için bir küpe takılması beni gözyaşlarına bogdu...
Ne yazık ki hiçbirşeyimize sahip cıkamıyoruz şöyle ki en son Mustafa belgesilinde atamıza yapılan haksızlıklarda başta olmak üzre..
Güzel bilgileriniz için teşekkür ederim buarada lütfen şablon konusunda bilgi paylaşımınızdan dolayı ilgisizlikten hevsiniz kırılmasın eminim çok takip edenler vardır bende şimdi şablon denemelerime başlayacagım sevgilerimle...
Canim bunlar super bilgilermis ve bende bilmiyordum :(
YanıtlaSilSorsan kim kiminle napmis herkes bilir ama boyle bilgiler yok olup gidecek diye korkuyorum iyi ki paylastin canim bizlerle cok tesekkur ederim
sablon konularinda okuyup okuyup anlayamadigim icin birsey ayzmadim canim yanlis anlama super bir is yapiyorsun.
Atatürk muhteşem bir zat na kadar anlatsak onu anlatamayız ve anlayamayız...ruhu şad olsun
YanıtlaSilBende bilmiyordum, duygulandim...Nur icinde yatsin ve mekani cennet olsun insaallah...
YanıtlaSilAyrica Gece, masaallah sana, cok degerli ve yazilmasi zor sablonla ilgili bilgileri hic yilmadan paylastin, cok emek verdin, ellerine ve beynine saglik...Cok sekersin ;)