Sosyal medyanın hayatımıza girmesiyle birlikte çok şey değişti. Artık daha kolay iletişim kurabiliyoruz, sevdiklerimizi/sevmediklerimizi paylaşıyoruz ve bence en önemlisi daha çok insanın sesi çıkıyor. Önceden sadece bir grup cesur insan kendine internet aleminde bir yer edinirdi, şimdi ise herkes o yeri kolayca elde edebiliyor. Bu iyi birşey elbette ancak bazı şeyler hiç değişmiyor.
Sosyal medyanın topluma yaptığı şey, insanları ikiye bölmek oldu: özgün içerik üretenler ve bu içerikleri paylaşanlar. Hatırlayın e-mail hesaplarının ilk yaygınlaştığı dönemlerde, sürekli birilerinden yönlendirilmiş, şimdi olsa spam diyeceğimiz mesajlar alırdık. Üşenmez hepsini okur, biz de yönlendirirdik. Neler yoktu neler, özlü yazılar, komik fotoğraflar, tarihi hikayeler, şimdiki kadar yaygın olmasa da video ve müzikler. Şimdi sosyal medyada yaptığımız tüm paylaşımlar e-mail aracılığıyla gayet de güzel yapılıyordu. Bu dönemde internetin görünen yüzünde, biraz önce cesur diye tabir ettiğim içerik üreten kullanıcılar vardı. Paylaşımcılar gizliydi, onlar sanki sahnenin altında fısır fısır konuşan izleyiciler gibiydi.
Facebook ve twitter ilk hayatımıza girdiğinde herkes kişisel paylaşımlarda bulundu bol bol. Artık kendi de görünür hale gelmişti çünkü. Fakat şimdi, kişisel paylaşımlar azaldı, bu hesapların çoğunu başkalarında beğenilip paylaşılan gönderiler doldurmaya başladı. Aynı şey twitter için de geçerli.
Instagram için hala yoğunluk kişisel paylaşımlarda olsa da onun da olumsuz getirileri oldu/ oluyor her geçen gün.
Birileri güzel yazıyor, birileri güzel fotoğraflıyor, birileri ürettiği şeyleri çok iyi yapıyor, birileri iyi mizah/sanat/fikir... yapıyor. Ve özgün içerik sağlayıcılar ile sadece bunları takip edip paylaşanlar arasındaki fark gitgide büyüyor. Evet belki açıkça değil ama blog yazılarının, diy projelerinin, amatör çalışmaların azalmasında (ya da en azından bunların internette yayınlanma oranının azalmasında) etkisi var. Çok iyi şeyleri gördükçe, kendini yetersiz hissetme, tatmin olamama duygusu.
Fakat unutmamamız gereken şey, onlar bir anda böyle olmadı. Zamanla ve istikrarla kazanıldı o başarı. Diğer yandan en mükemmel şekilde olmak zorunda değil, sana ait olsun yeter. Bu durumda geriye şu soru kalıyor: Sen internetteki yerini neyle doldurmak istiyorsun?
Paylaşımcı olmak kötüdür demiyorum. O da ciddi bir okuma/inceleme/seçme becerisi gerektiriyor. Eğer bu rolü üstlendiyseniz, mutlaka size getirileri olduğunu unutmayın ve pasif tarafta yer alıyorum diye kendinizi önemsiz hissetmeyin. Aslında böyle bir yaklaşım, kişide ilgilendiği alanda çok iyi bir vizyon oluşturmasına yardımcı oluyor.
Eğer özel içerik üreten taraftaysanız, durmak yok yola devam. Yolun başındaysanız merak etmeyin her geçen gün daha iyi olacak. Eğer yolu yarıladıysanız ne mutlu, kimbilir sizden daha ne cevherler çıkacak...
Bence "paylaşmak" değil düpedüz emek hırsızlığı, hele kaynak verilmeden ve izin alınmadan yapıldıysa.. Bloğa sağ tuşa tıklama (copy-paste) yasağı koydum ama tabletten telefondan kopyalama yapılabiliyor, bunu nasıl çözebilirim Gece?
YanıtlaSilBir de yine teknoloji konusunda sana danışmak istediğim, instagram'a bilgisayardan yükleme yapılabiliyor mu yoksa sadece telefondan foto çek, iki satır yaz yolla mantığı mı var? Benim gibi fazla telefon kullanmayan ve foto da yayınlamayı sevmeyen biri için instagram şu an çok mantıksız olduğu için kullanmıyorum ama bu konuyu nicedir merak da ediyorum.. Çok teşekkürler!
Doğrusu eskiden olduğu kadar copy paste yapılmıyor artık blogun asıl linkinin yer aldığı paylaşımlar daha çoğunlukta ama bu internet aleminin ne yazık ki olumsuz bir yanı. Ya bunu göze alacaksın yada hiç yazmayacaksın orta yolu çok zor. Özgün içeriğin hakkını her zaman alacağına insnmaktan başka çare yok.
SilBlogun mobil cihazlarda kopyalanabilmesinin sebebi blogun mobil görünümünün farklı olması. Onu ayarlardan kapatırsan (ama bu okunmayı zorlaştırıyor) sadece web sürümü gözükür ve engellemen orda da geçerli olr
Instagrama gelince ne yazık ki sadece mobil cihazlardan yükleme yapılıyor. Bilgisayardan oturum açıp yorum vs yapılıyor ama foto yükleme yok. Zaten bence bilgisayardan foto yüklemek daha uğraştırıcı. Fotoların hepsi cepte aktar koy vs uzun iş
Gececim şimdi mobile kapattım ama açıkcası hiç bir şey değişmedi, kopyalama yapılabiliyor yine..
SilBilgisayardan açınca hala çalışıyor mı engelleme, bazen kod yanlışlıkla siliniyor. Kodu gadget olarak eklediysen mobilde de çalışmalı diye düşünüyorum
SilÇok çok güzel bir yayın olmuş Gececim..
YanıtlaSilInstagram bemi hasta ediyor bu arada :) ..mükkemelliyetçilik bu kadar sokulmamalı insanın gözüne gerçekten,yapamayan var olamayan var var da var..
Kolay ve güzel geçsin günün..
İşte bunun farkında olmak önemli. Kendini ve diğerlerini olduğun gibi kabul edince herşey vız geliyor
SilGüzel bir yazı olmuş keyifle okudum.
YanıtlaSilTesekkürler
SilEllerine sağlık bilgilendirici bir yazı olmuş, teknolojinin hiç bir şeyinden faydalanamıyorum, bloğumun görüntüsünden ne kadar geri olduğumu anlaşılıyor, değişime ayak uyduramıyorum, yine de bloğuma yazı yazmak hayatta sevdiğim şeylerin başında geliyor...
YanıtlaSilİnan blog teması yada diğer şeyler iyi içerik üreten bloglar için hiç dert değil. Senin yazılarının özgünlüğü herşeye bedel
SilTeşekkür ederim.
Silben de bu sabah bu dediklerini düşündüm, blog yazmaktan uzaklaşmama sebep zamansızlık gibi görünürken aslında olduğum gibi davranma özgürlüğümü çalıştığım kamu kurumu sebebiyle kaybetmiş olduğunu sanmam oldu sanırsam. Sabah saatlerinde olduğum kişiden, daha doğrusu olabildiğim kişiden ne kadar mutlu olduğumu hatırladım. Blog yazarken dikkat çekme, onaylanma ya da fenomen olma kaygısı taşımadığım için kendimce başarılı olduğumu düşünüyorum. İç döküşlerim, deneyimlerim ve/veya sadece paylaştıklarımla bir kişinin bile yüreğine dokunabildiysem ne mutlu bana, sana ve özgün içerikleriyle sanal alemde söyleyecek sözü olan herkese...
YanıtlaSilNe güzel sorunun cevabını bulmana sevindim. Aslında sosyal medya da (özellikle instagram) insanın kendini daha farklı gösterme hevesini doğuruyor.
Sil