Bu gün hiç işim yokmuş gibi sabahın köründe kalkıp uzak bir yere üds sınavına girmeye gittim. Daha önce yeterli derecede bir not almama rağmen kaşındım ve kendi kendime iş çıkardım.
Resimler dünden, eskitilmiş resim tekniğini kullanmak istiyordum ne zamandır, eski istanbul hatırası gibi olsun istedim.
Üds sınavı, üniversitede akademisyen olmak, yüksek lisans yada doktora yapmak için ösym nin şart koştuğu yabancı dil sınavı. Üç dil seçeneği ve üç program seçeneği var; sosyal bilimler, fen bilimleri ve sağlık bilimleri. Ben tabiki fen bilimlerinden giriyorum ama o kadar çok biyoloji, çevre, meteoroloji, jeoloji aklınıza gelebilecek her bilim ile ilgili sorular var. Fizik ise birkaç tane çıkıyor o zaman çok seviniyorum. İngilizce konuşulan bir ülkede yaşamak zorunda kalsam bile belki ömrüm boyunca ağzıma almayacağım terimler, kavramlar. Uff o kadar sıkıldım ki başım hala ağrıyor.
Neyse ki çok güzel geçti. Daha önceki notum (2,5 yıl önce girdiğim) 77,5/100 idi, şimdi doksanlı birşeyler alırsam süper olacak. Bu arada doçent olmak için gerekli barajın 65 olduğunu da söyleyeyim.
Bunları neden anlattım. Biraz lafı fazla dolandırdım belki ama İngilizce de geldiğim bu seviyenin nasıl olduğuna değinmek için. Ben ortaokula başladığımda dil için kura çekilmesi adeti devam ediyordu ve şansıma fransızca çıkmıştı. Hem orta okulda hem lisede (her ikisi de devlet okulu olduğundan çok iyi değildi ama) hem de üniversitede ilk yılda fransızca okudum. Üniversite 4. sınıfa gelip de yüksek lisans yapmayı planladığımda dilin eksikliği yüzüme çarptı ama kendi kendime biraz çabalayıp hazırlık okumak için gereken barajı geçtim. 2000-2001 yılınca 1 yıl hazırlık okudum ve o sürede grameri çok iyi öğrendim ve okuduğumu anlar düzeyde idim.
Daha sonraki yıllarda yavaş yavaş dinleme ve konuşma da gelişti. 2003 de girdiğim üds de 57,5 almıştım, demin yazdığım gibi 2007 de 77,5. Şimdi umuyorum daha yüksek olacak. Bu gelişmenin önemli bir etkisi evlendikten sonra neredeyse her akşam yabancı bir dizi/film izlememiz sayesinde oldu.
Aradan geçen 8 yıl sonunda dildeki ilerlememden memnunum, ki genelde fazla kullanılmayan unsurlar körelir, elimden geldiğince korumaya çalıştım. Bir diğer vurgulamak istediğim şey ise ingilizceyi 21 yaşından sonra öğrenmeye başladığım için aslında belli bir yaştan sonra zor olduğunun düşünülmesi çok da doğru değil. İnsan her yaşta yeni bir şey öğrenmeye açık olabilir. Yeter ki isteyin.
canım ya resimler harika ve sende harikasın. yabancı dildeki başarını bilmez olur muyum hiç, sendeki azime hayranım. Bende bir türlü istikrarı tuturup öğrenemedim şu ingilizceyi. benim de dilim fransızcaydı tabii ya. :)bugünlerde başlıyorum tekrardan çalışmaya. inşallah adımı sanımı söylemekten ileri geçebileceğim artık. :)
YanıtlaSilHaydi geçmiş olsun. Ben de salon başkanıydım sınavda ama evime gelebilmek için iade ettim görevi. Kelimeler konusunda haklısın. Hele KPDS'de para vermemek için hayatımda duymadığım kelimeler çıkarıyorlar ama ben de iyi bi not alıp çatır çatır dil tazminatı alıyorum her ay. Umarım istediğin gibi 90 üzeri bir not alabilirsin :)
YanıtlaSilsımdıden tebrık edeyım senı.demekkı ıstenırse hersey olur.
YanıtlaSilaaa tebrikler ablacım.çok sevindim azminin verdiği çabayla istediğin yerde olucaksın.
YanıtlaSilİnsan yeterki azmetsin herşeyi başarabilir sınavın stresinine üzerinden atmana sevindi.
YanıtlaSilFotograflar çok hoş olmuş
Bayılıyorum bende sabahları karaköydeki yolcu gemilerini şehir hatları vapurlarını seyretmeye.
resimler çok güzel azmin elinden bişey kurtulmaz hakkına hayırlısı canım sevgiler...
YanıtlaSilmaşllh maşllh maşllh diyorum bi de darısı başıma diyorum:))
YanıtlaSilkuzende bugün girdi pek umudu yok ya hadi bakalım hayırlısı ama o biraz tembel maşallah sen çok çalışkansın hadi onu geçtim azimlisin iyi bir puandan eminim...
YanıtlaSilresimler! .... çok güzel!
YanıtlaSilBu yorum yazar tarafından silindi.
YanıtlaSilAllah gönlüne göre versin. Başarırsın sen:))
YanıtlaSilBebekler ve çocuklar ana dillerini nasıl duyarak öğreniyorlarsa bizlerde yeni bir dili öğrenirken aynısını yapmalıyız diye düşünüyorum ki zaten sizde yazınızda bunu vurgulamışsınız. Blogunuzun başlarındaki hem ingilizce hem de türkçe olan yazılarınız dil konusundaki azminizi gösteriyor. Umarım herşey gönlünüzce olur.
YanıtlaSiltebrikler canım valla azmine ve zekana hayranım darısı benim başıma yabancı dil konusunda çok zayıfım
YanıtlaSilMaşallah diyorum..
YanıtlaSilBaşka da bir şey demiyorum:)))
Şimdiden tebrik ederim seni canım.
süper süper süper...
YanıtlaSilfotolar süper, şu yabancı dil olayı süper. notlar süper...
yaani "Doçent GeCe" olabilirsin dimiiii :)
maşallah sana...
Tebrikler Sevgili GeCe; ben bir KPDS özürlüyüm.Kurs,ders hiç birşey kar etmedi,üniversite zamanında hazırlık atlayacak seviyede ingilizcem vardı ama sonra bankaya girince şu kpds den bir turlu 70 alamadım.Esim dalga gecer hatta, ösym senin bursiyerin diye girer girer çıkarım ama yok olmadı mı olmuyor.Bizim banka 70-89 arasına 400 net,90 ve üzerine 800 net veriyor bir de üstüne üstlük ama kafam basmıyor benim valla.Fotoğraflar da çok çok güzel.Benim de kitaplarım geldi, dijital foto ile ilgili yalayıp yutacam onları, aaa bir de sen bilirsin kesin GeCe cim, hani benim bebelerin resmini şöyle müzükli falan slide şov yapabileceğim program adı önerir misin.Sevgiler.(Ayak üstü yine soru sıkıştırdım,benden kaçış yok::))
YanıtlaSilGeCecim seni çok taktir ediyor başarılarının devamını diliyorum.
YanıtlaSilResimler çok güzel olmuş bu eskitilmiş tekniğin programı varmı?
Mutlaka ama mutlaka yapmalıyım dediklerimin 1. ing öğrenmek 2. ise ehliyettir.
YanıtlaSilİngilizce öğrenmek için bir adım attım ama bakalım bugün-yarın haber bekliyorum (yedekteyim)
Ehliyet için de önce birazcık pratik diyorum :)
Bu arada fotoğraflar süper ötesi olmuş, dönüp dönüp bir daha baktım..
Fotoğraflar süperler öncelikle
YanıtlaSilsınavının iyi geçmesine de çok sevindik. Dil kullanmakla gelişiyor kesinlikle,diziler de çok etkili.
azmin, gayretin ve başarıların için çok çok tebrik ediyorum.Başarıların daim olsun canım.
YanıtlaSil