Küçükken ilk okul çağında falan böyle bir oyun oynardık. Bir nevi isim şehir oyunu. 4 arkadaş aynı kağıda sırayla kim, kiminle, nerede, ne yapıyor yazar, yazan kişi yazdığı yeri katlar sonra açıp o sırayı okuduğumuzda gülmekten katılırdık. Çok alakasız cümleler çıkardı çünkü. Çocukluk muzurluğu ile çiş yapıyor, kaka yapıyor, osuruyor gibi eylemleri de eklediğimizde (o zamanlar en fazla ayıp kelimelerimiz bunlardan ibaretti, daha fazlasını bilmezdik) gerçekten çok komik olurdu. Bir de artistleri yazardık tabi. Mesela Filiz Akın Tarık Akan'la uçakta kaka yapıyor gibi :))
Şimdi günümüzde herkesin dilinde ve aklında; "kim kiminle nerede ne yapıyor" soruları. Instagram sağolsun merakına yenik düşenleri feci esir alıyor. Şu kişi buraya gitti, şurada tatil yaptı, ama diğeri gidemedi. O bunu beğendi, beni beğenmedi, ona şu yorumu yaptı ama bana böyle dedi/ demedi. Eğer farkında olup kendini frenlemezsen tüm gününü sadece bunlarla geçirebilir, zamanını boşa tüketebilirsin.
Ben hem yoğunluğumdan hem de ilgisizliğimden böyle ayrıntıları es geçiyorum. Fakat bu durumda da muhabbetlere yabancı kalıyorum. E hani şu fotoğrafı koymuştu ya görmedin mi? diyorlar. E evet gördüm ama neresiymiş bakmadım. Sadece fotoğraf güzel mi değil mi ona bakıyorum. O an elim değerse "like"lıyor, değmezse görmüyorum bile. Bazı arkadaşlarımı merak edip nasıllar diye geriye dönüp baktığım oluyor ama. Bu şimdi ne fotosu koymuş diye hiç merak etmem mesela.
Bir diğer yandan da sosyal medyanın bu yönünün insanların gerçek yüzünü ortaya çıkarması açısından faydalı buluyorum. Madem yorumunda canım yerine cnm yazmış (böyle bir olay var biliyorsunuzdur, birincisi samimi ikincisi yapmacık), sen de ona göre ayağını denk alıyorsun. Kime ne kadar değer biçeceğini iyi gösteriyor.
Kim ne kadar ve ne amaçlı kullanırsa kullansın karışamam ama, bu takiplerin sonunda "amaaan boşver banane" diyemiyorsan olan sadece kendine oluyor. Ne onun yediğinin ne gezdiğinin ne de söylediğinin sana faydası var. Tüm bunlara, bahsettiğim oyun gibi bakmak, keyfini süzüp, tortusunu görmezden gelmek gerek. İşte o zaman her kim ne yaparsa yaptığıyla kalıyor.
Ne güzel anlatmışsın. O oyunu ben oğlumla oynuyorum şimdi ara ara ve evet onunla da çok gülüyoruz. Helodünya ile deneyebilirsiniz, keyifli oluyor. Şimdi ki dönemdeki magazinsel konuda da ben de senin gibiyim ve bu yüzden adım zaman zaman " Burnu havada"ya bile çıkıyor. Dünyada bize tıpa tıp benzeyen 6 insan olurmuş, yüz olarak bilmiyorum ama ruh olarak ben onun 3ünü buldum gibi. Sevgiler, çocukları ve seni öpüyorum :*
YanıtlaSilYazmayı öğrenmesini bekliyorum oynamak için belki sözel de yapılabilir tabi düşüneyim.
Sil6 insan mı hiç bilmiyordum bu deyimi, ne güzel ben de düşüneyim bakalım var mı. Öpüyorum