Yorgun
GeCe
Ekim 26, 2010
7 Comments
Merhabalar, bugün İstanbul'a döndüm ama pazartesi yine gideceğim. Bu birkaç güne bir sürü şey sığdırmaya çalışacağım inşallah yetişir.
Sabah çok erken kalktığım için yorgunum, uyusam 12 saat aralıksız uyurum ama hem yapılacak işlerim var hem de yarın da erken kalkacağım. Bu yorgun halimle, havaalanında pek bir bakımsızdım.
Genelde havaalanlarında iki tip kadın profili vardır. Spor giyinenler (bakkala gider gibi eşofmanla ülke değiştirenler) bir de hosteslerle yarışırcasına banka memuru gibi yüksek öke ayakkabılı, fönlü saçlar ve full makyajlılar.
Ben daha çok spor giyinmeyi sevdiğim için ve bugün de erken kaktığım için, kombinim outdoor kıyafetlerinden oluşuyordu (ama eşofman altı değil, kot pantalon). Isotex ayakkabı, polar kazak, kot pantalon ve kışlık spor mont. Böyle giyinince tax free mağazalarının parfümeri ve makjay reyonlarında dolaşırken tuhaf bakışlarla karşılaşıyorsunuz, senin ne işin var burda diyen gözler oluyor. Normalde fazla alışveriş yapmam ama hadi bir kere parama kıyıp markalı bir parfüm setini aldım mağazadan. Kasaya vardım. Önümde bahsettiğim tipte şık şıkıdım bir bayan, makjay ürünleri parfümleri birkaç içkiyi götürmüş. Arkasına geçince laptop çantasından omzu kaymış tipi bozuk bana şöyle bir baktı bir de aldıklarıma... Bunlar senin neyine der gibi... Hemen savunma mekanizması, bozmam lazım şahsiyeti. Baktım elinde yerel bir bankanın kredi kartı var, hemen cüzdanımı açtım kibarca parıl parıl parlayan altın rengi citibank kredi kartımı çıkardım. Aha işte benim tipim kayık ama senin kartından daha önemli bir kartım var diye karşılık verdim rahatladım. Nakit ödeyecektim ama son anda gaza gelince böyle oldu. (Not: citibank dünyanın her yerinde geçtiği için popüler ama bir o kadar da zor müşteri kabul eden bir bankadır)
Sağolsun citibank önceden ben istememe karşın bana kart vermemiş sonra üniversite personeliyim diye okulda kapı kapı dolaştıkları bir gün zorla almamı sağlamışlardı. Kendisini aylardır hiç bir işime yaramayan sigortasını ödemek dışında kullanmıyorum. O sigorta ne işi diyecek olursanız, çantada keklik müşteri olan ben bir telefon konuşmasında tavlanmıştım, cezasını çekiyorum. En azından bugün kaymış egomu tatmin etti ya bir işe yaradı :)
Sabah çok erken kalktığım için yorgunum, uyusam 12 saat aralıksız uyurum ama hem yapılacak işlerim var hem de yarın da erken kalkacağım. Bu yorgun halimle, havaalanında pek bir bakımsızdım.
Genelde havaalanlarında iki tip kadın profili vardır. Spor giyinenler (bakkala gider gibi eşofmanla ülke değiştirenler) bir de hosteslerle yarışırcasına banka memuru gibi yüksek öke ayakkabılı, fönlü saçlar ve full makyajlılar.
Ben daha çok spor giyinmeyi sevdiğim için ve bugün de erken kaktığım için, kombinim outdoor kıyafetlerinden oluşuyordu (ama eşofman altı değil, kot pantalon). Isotex ayakkabı, polar kazak, kot pantalon ve kışlık spor mont. Böyle giyinince tax free mağazalarının parfümeri ve makjay reyonlarında dolaşırken tuhaf bakışlarla karşılaşıyorsunuz, senin ne işin var burda diyen gözler oluyor. Normalde fazla alışveriş yapmam ama hadi bir kere parama kıyıp markalı bir parfüm setini aldım mağazadan. Kasaya vardım. Önümde bahsettiğim tipte şık şıkıdım bir bayan, makjay ürünleri parfümleri birkaç içkiyi götürmüş. Arkasına geçince laptop çantasından omzu kaymış tipi bozuk bana şöyle bir baktı bir de aldıklarıma... Bunlar senin neyine der gibi... Hemen savunma mekanizması, bozmam lazım şahsiyeti. Baktım elinde yerel bir bankanın kredi kartı var, hemen cüzdanımı açtım kibarca parıl parıl parlayan altın rengi citibank kredi kartımı çıkardım. Aha işte benim tipim kayık ama senin kartından daha önemli bir kartım var diye karşılık verdim rahatladım. Nakit ödeyecektim ama son anda gaza gelince böyle oldu. (Not: citibank dünyanın her yerinde geçtiği için popüler ama bir o kadar da zor müşteri kabul eden bir bankadır)
Sağolsun citibank önceden ben istememe karşın bana kart vermemiş sonra üniversite personeliyim diye okulda kapı kapı dolaştıkları bir gün zorla almamı sağlamışlardı. Kendisini aylardır hiç bir işime yaramayan sigortasını ödemek dışında kullanmıyorum. O sigorta ne işi diyecek olursanız, çantada keklik müşteri olan ben bir telefon konuşmasında tavlanmıştım, cezasını çekiyorum. En azından bugün kaymış egomu tatmin etti ya bir işe yaradı :)