30 Mayıs 2018 Çarşamba

# amsterdam # expatlife

Nihayet Ehliyet

Uzun uzun yazdığım ehliyet al(ama)ma sürecimin sonuna geldik nihayet. Dün sınava girdim ve geçtim, pheeew. Nasıl rahatladığımı anlatamam.



Fakat tabi ki arkadaşımın da dediği gibi, illa trajikomik bir olay yaşanmadan işlerim hallolmayacaktı. Kaderim midir nedir, son anda yine bir kalp çarpıntısı yaşattı. 

Son iki haftadır yoğunlaştırılmış ders almaya karar vermiştim. Her derste artık tecrübeli olduğum halde hatalar yapmaya devam ediyor, moralim bir gün iniyor bir gün çıkıyordu. Son hafta ardarda üç sabah derslerime çok az uykuyla girdim. Oğlum hastalandı, her gece ateşler içinde kaldı. Tabi ki dersler verimsiz geçti ve üstüne içime tuhaf bir korku düştü. Kaderime küsmüş, yaradana kızmıştım. Neden işlerimi kolaylaştırmıyor, hep ekstra zorluk çıkarıyordu. Gerçekten sınavdan bir önceki güne kadar derin bir çöküntü içindeydim.

Sınavım pazartesi sabahı olacaktı. Pazar sabahı son dersimi yaptım, dersten sonra hava çok güzel olduğu için göl kenarına gittik birkaç aile hep beraber. Orada aklımda hep sınav vardı, ne yaptıysam kendimi bir türlü rahatlatmadım. Çocuklar yüzdü eğlendi, büyükler girmedi. Gitmeye yakın içimi ateş basmış ruhum daralmıştı. Eşime dedim ben bir dalacağım. 

Buz gibi su öyle iyi geldi ki. Tüm sıkıntımı alıp götürdü. Hiç üşümedim, çıkmak bile istemedim. Ama tabi döndük. 

Çocuklar uyuduktan sonra uydu görüntülerinden hep hata yaptığım yolları inceledim. Aklıma koymaya çalıştım bir nebze rahatladım. Fakat o gece neredeyse hiç uyumadım. Heyecandan ziyade, hani kafan çok dolu olur da gözüne hep o görüntüler gelir ya, sürekli beynimde yollar, sürüş sırasındaki konuşmalarımız, püf noktalar vs geliyordu.

Sabah erkenden (hatta çocuklar uyanmamıştı) evden çıktım. Hocam aldı sınav merkezine yola çıktık. Yolda kimliğini aldın mı diye sordu. Evet dedim ama eşim şu mektubu da verdi diye gösterdim. 

Bu mektup bizim süresi dolmuş olan oturma iznimizin yenilendiğini ve gelip almamızı söyleyen mektuptu. Hocam şaşırdı, ne zaman bitiyor tarihi diye sordu. Hemen çıkarıp baktım14 mayıs son günüymüş (o sırada bakana kadar bir fikrim yoktu, yenilenme işlemini biliyorum ama son tarihten emin değildim). Hocam telaşlandı, vay şimdi ne yaparız, süresi biten kimliği kabul etmezler, bunlar çok katılar, önceden söyleseydin bir çare bakardık, başka kişiye oldu yapmadılar sınavı... vs anlattı. Belki mektubu gösterirsek kabul ederler diyorum, mektup cumartesi geldi daha önce gelseydi almaz mıydım. (2,5 ay önce oturum izni yenilenmesi için başvurduk, 8 Mayıs’ta hazır olmuş ama mektup 26 Mayıs cumartesi eve geldi, sınavım 28 Mayıs paxartesi sabahı. Almaya bile zaman yok). Ne yapalım sınavı yapmazlarsa da her işte bir hayır, sağlık olsun dedim ve bıraktım. (Tabi 300 avro sınav ücreti de yanıyor bu durumda 😣)

O andan itibaren nasılsa sınav iptal diye rahatladım. Demek ki allah tarafından böyle istendi. Hocam yine de bir konuşalım dedi, sınav başlamadan 1 saat önce beni sınav yapacak müfettişi bulup söyledi. Adam da çok sert görünümlü bir tip, başta kem küm etti ama kabul etti. Ve benim hoca şok oldu. İlk defa bu oluyor dedi. Tabi benim paçalar tutuştu, sınav olacağım 🤪 Fakat bir yanım diyor ki allahım madem bu mucize oldu, bir de kalırsam çok ayıp olur, nolur geçeyim allahım.

Neyse sınav başladı, önce motoru açıp içinde bazı şeyleri sordu, bu nedir şu nedir vs. Önceki hocamla çalışmıştım ama bu arabanın kaputunu hiç açmamıştık. Allahtan hatırladım bir şekilde işi kotardık. Sonra yola çıkacağız, anahtarı sokuyorum çalışmıyor araba, meğer hocam diğer arabanın anahtarını koymuş yanlışlıkla 😒 Neyse orda bir gülüşme oldu ortam biraz yumuşadı. Sınav sırasında herşeyi kendimden beklemediğim derecede iyi yaptım. Heyecanlıydım, hatta çok kasılmışım da (inince bacaklarım ağrıdı) fakat son ana kadar geçerim diyemiyordum çünkü bunların sağı solu belli olmuyor.

Sürüş sırasında iki salaklık yaptım. Birinde yön bulma sorusuydu, adam bana uzaktaki binayı gösterip oraya git demiş ama ben tam anlamadım, binayı geçip giderken, hani oraya gidecektin falan dedi. Ay sorry yola odaklanmıştım kaçırdım dediğinizi falan dedim o da bir yerde durdurup navigasyondan bir adres yazdı. O zaman bu adrese git dedi. He iyi tamam giderim dedim ve gidiyorum, bir yerde sola dönüş var, asıl döneceğim yerden değil bir öncekinden dönmüşüm, sonra alakasız bir yere çıkmışım, ordan geri dönüş yapıp ters yönde epey bir yol aldıktan sonra (ortası çimenlikli çok şeritli bir yoldu) u dönüşüyle ters yöne dönüp doğru çıkışı buldum. Kendime bir sürü ek iş çıkardım ama hepsini akıcı yaptım. Fakat adam bu yanlışımı kafaya takar mıydı emin değildim. Aslında önemli olan yanlış gitmek değil, trafikte gösterdiğin tutum derdi hocam ama daha önceki tecrübelerimde gıcık müfettişleri çok görmüştüm hatırlarsanız.

İkinci aptallık bir sokak üzerinde geri dönüş yapma aşamasında oldu. Yolun başlarında bir sürü uygun yer vardı aslında ama bunlar yukarı doğru hafif eğimli park yerleriydi. Ben de geri geri giderken eğim varsa bazen gazı fazla kaçırdığım oluyor diye, gideyim de bir sokak kesişimi bulayım oradan döneyim dedim. Yokmuş. Üstelik daha da kalabalıkmış. Önümde bir kamyon boşaltma yapıyor, heryer araba bariyer vs dolu, minicik yerden döndüm. Evet başardım ama gereksiz zorlaştırdım. Ama adama da yol aradığımı söyledim neyse ki.

Bunların dışında allah yardım etti, yol üzerinde en fazla hata yapılan iki farklı noktada kolaylık oldu. Birinde çok geniş, çok girişi çıkışı, otobüs tramvay yolları falan olan bir kavşakta, hocamın dediğine göre herkes yanlış yola giriyormuş. O yerde benim önümde bir araba varmış ve ben onu takip edince kusursuz yapmışım ( hiç farkında değilim). 

Bir de daha önce hep tam anlamıyla iyi yapamadığım otoban çıkışı vardı. 100km hızdan 30 a düşüp çıkmak gerekiyor ama bir türlü tam ayarlayamıyordum düşüş hızını (ya geç kalıyordum ya erken) bu sefer yoğun trafik nedeniyle otoban akışı 80 idi ve ben 80 den 30 a çok rahat indim, hiç savrulmadan köşeyi döndük 🙈

Sürüş bitince müfettişin masasına gittik ve ayağa kalkıp elimi sıkıp tebrik etti ama ben hala inanamıyordum. Gözlerim de bu habere pek sulu karşılık verdi durduramadım. Fakat Hollandalıların böyle insani duygusal tavırlardan hoşlandıklarını biliyordum daha önceden, bu yüzden hiç umursamadım doğrusu, saldım gitti.

Ve böylece 1,5 yıllık macera sona erdi. Şimdi kazasız belasız sürüşlere inşallah.

5 yorum:

  1. Ohhh, çok sevindim. Hayırlı olsun :)

    YanıtlaSil
  2. Tebrikler canim 👏 hayırlı olsun 😘

    pelince

    YanıtlaSil
  3. Tebrik ederim, hayırlısı olsun. İyi sürüşler :)

    YanıtlaSil
  4. Oleeey oleeeey oleeeey! Sahanesin! Tebrikler.. Bundan sonra artik rahat, endisesiz, kazasiz belasiz cok keyifli surusler dilerim. Oh be, bitti iste :)

    YanıtlaSil
  5. cok tebrik ederim, biliyorum bu stresi Ingiltere'de ayni surecten gecmis biri olarak :) Bundan sonrasi cok daha kolay :) KEyifli surusler

    YanıtlaSil