23 Eylül 2015 Çarşamba

Yardım Etmek mi Zor Yardımı Kabul Etmek mi?

Sizin için hangisi daha zor, yardımı yapan olmak mı alan olmak mı? Sanırım bir çok kişi yardım etmeyi severim diyecektir, fakat iş yardımı kabul etmeye gelince aynı derecede rahat hissediyor musunuz?

Birisi size bir konuda iyilik etmek istiyor diyelim, acil ihtiyacınız olsun yada olmasın farketmez hemen evet der misiniz? Yoksa "yok canım zahmet etme", "a vallahi olmaz dünyada kabul edemem", "yok istemem hem belki ilerde senin işine yarar", "yorma kendini ben daha sonra hallederim" gibi laflar mı söylersiniz. Bu tarz cümleler dökülüyorsa ağzınızdan, muhtemelen gururunuza esir olmuşsunuz demektir. 

Oysa gönülden kopup gelen bir iyiliği kabul etmek de büyük bir erdemdir. Kişi heves etmiş, düşünmüş, iyilik etmek istemiş ve siz bu niyeti reddettiğinizde, bu pozitif eyleme set koyuyorsunuz demektir. Bırakın olay aksın, yardım eden kişi yardım etmenin huzuruna varsın. Yardım alan kişi de önemsenmenin, düşünülmenin tadını çıkarsın, keyfine varsın. Çok mu zor?

Aslında zor olan reddetmek, ısrara karşı direnmek, böylece hem kendini hem de karşındakini yormak. Ben bir yardım etmek istediğimde gidişatın böyle olacağını anlayınca pek üstelemiyorum. Çünkü tüm pozitifliğim emiliyor, hevesim kaçıyor ve beni yoruyor. Oysa belki hatırlarsınız, komşuluk ilişkilerinin daha yoğun yaşandığı eski zamanlarda, yardım alıp vermek ne kadar kolaydı. Komşuda pişip bizde düşenlere "Allah kabul etsin" derdik, diğer tüm yardımlarda da "Allah razı olsun". Ne kadar basitti ama ne kadar yüceydi. Yardım almak da etmek kadar normaldi. 

Hep yardım etmenin sevap olduğu konusunda bilgilendirildik ancak, yardım almak da etmek kadar, hatta bence daha değerli bir eylem. Çünkü alıcı, son sözü söylüyor, olay onun kontrolünde, yardım edenin sevabı tamamen onun ellerinde ve bu pozitif enerjinin akması/ yayılması onun seçimine kalmış oluyor. Vebali daha büyük bu yüzden kârı da daha büyük olmalı.

Haydi bu bayramda, eğer içinizde böyle bir tutsaklık hissediyorsanız, zincirini kırın ve yardım etmek kadar almanın da huzuruna varın. 

Yaptğınız kadar aldığınız yardımların da bol olması dileğiyle, iyi bayramlar.





19 yorum:

  1. benim için ikisi de kolay:) Yardım talebimin reddedilmesi çok zor. Sevdiğim bir arkadaşım bir ara maddi sıkıntıya düşmüştü. Hoşluk olsun diye abur-cubur (cips, içecek vs) aldım gittim. Ay biz onu yemeyiz, ne gerek var vs deyip birazını bana geri verdi :(( O kadar üzüldüm ve bozuldum ki o günden sonra içimde bir şey kırıldı ona dair. Yardımın ya da jestin kabul edilmemesi bana çok tuhaf geliyor.

    İyi bayramlar bu arada.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Size de iyi bayramlar, oysa o anın keyfini çıkarsaydı ne güzel olurdu değil mi

      Sil
  2. bende kabul edenlerdenim yok falan demem heleki geri asla verilmez ,hiç gurur yapmam eger ihtiyacım varsa söylemem ama gelmişse de hani aşırı yok falan diye tepki vermem sadece ne zahmet ettin derim tabi biraz da böyle utanırım sıkılırım ama kabul etmeme gibi birşey olmaz mesela her sene kurban etleri geliyor allah razı olsun epey bir süre onları yiyoruz ,yardım etmeye de bayılırım bu arada

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Genelde yardım deyince akla ilk maddi şeyler geliyor, oysa manevi yardımlar da var. Ve hani derler ya yarın ne olacağımız hiç belli olmaz diye, genelde maddi düşkünlük kastedilir bununla. Oysa yarın veya fi tarihinde değil, her zaman her gün yardıma ihtiyacımız var ve olabilir çok normal

      Sil
  3. İstemeyene fikir de yardım da vermemek lazım, gerçekten istenmediğinde bunaltıcı olabiliyor.. (şu an çok bunaldım bu durumdan da, delirmek üzereyim)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. :)) ben onu yardımdan saymıyorum, yardım emek ister ince düşünce ister. Bombardıman fikirler ne yazık ki genelde düşünülmeden söyleniyor

      Sil
  4. Çok haklısınız. Hiç böyle düşünmemiştim, artık yardım teklifinde bulunanlara uygunsa fırsat verip onlara doğru bir adım atacağım. Gerçekten de yardım teklifim red edilince önüne bir duvar örülüyor. Tespitiniz ve ifede yazınız çok güzel. Bayramınız kutlu olsun.

    ayşe

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Tesekkür ederim, biraz rahat olmak lazım, böyle bir yardım alışverişinin sonucundaki içten gülümseyişlerin getirdiği enerji bir harikadır

      Sil
  5. Yazdıklarınıza tamamen katılıyorum. Ben yardım almakta zorlanan biriyim ve sebep tespitinizde de çok haklısınız; gurur faktörünün etkisi büyük. Ama benimkinde daha çok sonra başıma kakılma korkusu daha baskın sanki. Yani birinden yardım aldığımda o kişiden hayatın bir aşamasında "oysa onun için şunu yapmıştım,bunu yapmıştım" lafını duymak beni çok korkutuyor. Borçlu hissetmek gibi. Bu yüzden genelde sıkıntı çeksemde kendi kendime yetebildiğim kadar deyip yola öyle devam etmeyi tercih ediyorum.
    Aslı

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aslında konuyu detaylı ele almadım bazı istisnalar elbette var. Sizin dediğiniz gibi başa kakılma olasılığı olduğunda yardım almaktan kaçınılması daha doğru olur, çünkü aslında o yardım gerçek yardım değildir. Bir saf niyet taşımıyordur. Gerçekten iyilik yapmak isteyen kişi kalbinde ve aklında kötü olumsuz düşğnceler barındırmaz

      Sil
    2. Diğer yandan sonucu öyle olsa bile bundan rahatsız olacak olan kişi yardımı alan olmamalı, çünkü ruhu çürümüş olan böyle art niyet arayan kişidir,

      Sil
    3. Aslında kastım bilinçli "dur şimdi yardım edeyim, sonra belki işim düşer" anlayışı değildi. En fedakar varlık bilinen anneden bile "seni 9 ay taşıdım, sana şunları şunları yaptım" lafının duyulduğu birçok durum var hayatta. Örneği uç gördüğüm anne-çocuk ilişkisinden verdim, anlaşılmak için. Benim de 10 aylık bir bebeğim var, anneliği tattım. Demek istediğim yardım edilince ister istemez oluşan karşılık bekleme durumu. oysa yardımlaşma insanları kaynaştıran çok güzel bir duygu. Yine de ben veren tarafta olayım diye düşünüyorum.
      Aslı

      Sil
    4. Evet ne yazık ki böyle düşünenler olabiliyor ama bende hiç olmadı. Ben iyiliği kişiye değil evrene yaptığımı düşünürüm, iyiliğin karşılığını alacağımı inanırım ama aynı kişiden olması şart değil, allah bana başka kolaylıklar sunar, başka fırsatlar çıkarır mesela. Anneliği ise hiç fedakarlık olarak tanımlamıyorum o bambaşka bir emek

      Sil
  6. Benim donemsel olarak degiskenlik gosterebiliyor. Mesela daha once yasadigim bi yerde komsum( ve ayni zamanda arkadasimdi) borek, helva vs yaptigim zaman bir tabak onlara da goturuyordum ve daha sonra sanki ona goturunce ondan da ayni karsiligi bekledigimi zannedip bana bunu hissettirmisti. Biraz uzulup bu eylemimi tamamen kesmistim. Genellikle yardimi kabul etmeyi daha cok severim, ama simdi bu konuda derine inip dusunmek istiyorum. Acaba yardim etme hevesimi kaciran o komsum muydu? :/

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet olabilir tabi ama böyle davranan kişiler olduğunda biz niyetimizin doğruluğundan emin isek tavrımızı değiştiren kişi biz olmamalıyız

      Sil
  7. İçten bir şekilde yapıldığını düşünüyorsam ve karşımdaki kişiyle samimiyetim varsa kabul ederim, yoksa kabul etmem :) gurur mudur bunun adı bilmiyorum :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İçten iyilikleri kastediyorum öbürünü iyilik olarak adlandırmıyorum ben hava caka ne dersen de

      Sil
  8. Birisinin yardım ettikten sonra bunu dillendirmesinden hazetmiyorum, o nedenle çok zorda kalmadıkça ve ilişkim çok samimi olmadıkça yardım kabul edemiyorum. Gurur değil de adı tam ne bilemedim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yorumlarda da belirttim sanırım birisi iyilik yapıyor ve bunu dillendiriyor/ basa kakıyor/ karsılık bekliyor falan ise onu iyilik olarak saymak söz konusu olamaz. Ben saf niyetle yapılan iyiliği kastettim. Ama insanlar karşısındaki böyle beklentiler içine girecek diye korkabiliyor.

      Sil