Oncelikle herkesin gecmis kandilini kutluyorum. Ilk defa bir kandil benim icin boylesine yogundu. Simdi kaldigim yerden devam edip yazimi bitirecegim.
Bu sevinç sadece birkaç gün sürdü maalesef, çünkü birincisi bunu danışman hocam nasıl karşılayacak, diğeri de gidebilmem için kadro meselesi ne olacaktı.
Şimdi biraz bundan bahsedeyim. Üniversite çalışanları, yurt dışında bilimsel çalışmalar yapabilmek için görevlendirme izni alabiliyorlar, ünvana göre süreleri değişebiliyor ve bu sürede maaşlı yada maaşsız izin alabiliyorsun. Maaşlı alırsan ekstra gereklilikleri var, senetler, kefiller vs. Maaşsız gidersen de bir sorun yok, dönünce işine kaldığın yerden devam ediyorsun. Ben zaten maaşsız gitmeyi düşünmüştüm ama tezi verince kadrom otomatikman düşeceği, ve kadronun devam edip etmeyeceği konusunun belirsizliği sebebiyle görevlendirme alıp alamayacağımı bilmiyorum. Eğer tezimi bir 6 ay daha uzatma imkanım olursa, kadrom devam etmiş olacağı için bu sürede gider gelir, adamlarla bilimsel çalışmalar yapar, sonrasında tezimi verebilirim diye düşünmeye başladım. Zaten tezle ilgili çoğu şey bittiği için yeni çalışmalara odaklanabilirim. Diğer yandan kadrom biterse kimseden izin almam gerekmez öyle serbest bir araştırmacı olarak giderim diye düşünüyorum. Tabi iş konusunda hiç bir garanti olmadan böyle çattadanak ortada kalmak düşüncesi de acayip geriyor insanı. Böyle kafamda planlar alternatifler derken, öncesinde hocaya söylemem de gerekiyordu elbet.
Bir gün söyledim, doğrusu çok korkuyordum ve olumsuz düşüneceğini umuyordum. Fakat gayet olumlu tepki verdi, üstelik adamın çalışmalarını biliyormuş (ben de yayınlarını okuduğum halde dikkat etmemiştim genelde isimleri aklımda tutamıyorum), onu övdü. İyi olur vs dedi ve tezi düzeltmeyle uzatabileceğimiz kanısına vardık.
Bu olaydan sonra günler geçti ve tez sonuçlanmaya yaklaştığı bu zamanda acaba bitse mi diye de düşünceler ortaya çıktı. Şu an bunları yazdığım sırada tezin bitecek mi uzayacak mı olması belirsiz, kadrom devam edecek mi bitecek mi belirsiz, gidebilecek miyim gidemeyecek miyim belirsiz, eğer gidersem yeni çalışmalara odaklanmam gerekeceği için bebek isteğimi erteleyecek miyim ertelemeyecek miyim belirsiz, yine gidersem orda kalacağım süre içinde yayın yapıp sonrasında kadrom devam edecek mi etmeyecek mi belirsiz, ve tüm bu belirsizliklere GeCe'nin tahammül edip edemeyeceği belirsiz.
Artık duygusal olarak o kadar yorgunum ki (herkes tatil resimlerini koyarken iç geçirdim, bu yaz tatil yapmadım bu arada) herşeyi oluruna bıraktım. Bir yerden sonra işler kontrolünüzün dışında gelişiyor. Allah artık bana neyi nasip kısmet ederse, neyi hayırlı görürse o olsun diye dua ediyorum.
Ve inşallah bu süreç biraz belirginleşir ve Ce'ye kavuşursam (şimdilik ekim ortasını bulacak gibi görünüyor ve o zaman 4 ay olmuş olacak ayrılığımız, bu da beni öyle üzüyor ki artık ya sabır diyorum başka birşey diyemiyorum), ondan ayrı geçireceğim evlilik yıldönümümüz de dahil tüm geçen günleri çifte kavrulmuş şekilde kutlamak istiyorum. Aşkım duy beni ve planları hazırlamaya başla ne olur, ben sadece tadını çıkarayım :)
p.s, eğer yurt dışı işi olursa ben macaristanda eşim slovakyada olacak. Ancak sık sık trenle gidip geleceğim. (ferulago senin gibi olacağım galiba ) Belki ilerde tren postları diye kategori bile açarım. Bunun için nihayet 3G li ve wi-fi lı bir telefon aldım. Macaristan kulağa çok popüler bir yer gibi gelmese de bu ülkeye karşı (daha sonra ayrıca yazacağım) bir ilgim vardı. Doğrusu bu gelişme beni de hala şaşırtıyor. Bir de zor bir dil olan slovakçadan sonra bir de macarca öğrenmem gerek ki bu da ayrı bir dert. Biraz bakmıştım öyle tuhaf ki, kelimeleri kafamda çağrıştırsın diye hiç birşeye benzetemiyorum ve evet hayırı çalışmama rağmen şu an hatırlamıyorum mesela.
6 Eylül 2010 Pazartesi
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
GeCeciğim, inşallah herşey istediğin gibi gider. Daha önce bahsetmiştim, bizde geçen sene 50D'li asistanların hemen hepsini 33'e geçirdiler, geçmeyen sadece 1 kişi oldu nedense. Neden sizde de aynı uygulama yapılmadı bilemiyorum. Aynı endişeleri doktoram biterken ben de yaşamıştım, neyse ki 33'e geçme fırsatım olmuştu. Diğer yazdığın herşeye katılıyorum hatta biliyorsun eşim de fizikçi olduğu için onun da söyleyeceği çok şey var bu konuda. Kötü düşüncelere odaklanma, Ce'ye kavuşacağı anı düşün. Tren seyahatleri yapmak hiç sorun değil yeter ki seni eşine ve yapmayı sevdiğin işine kavuştursunlar. Bebek de zaten istediği zaman gelecektir (ama yine de benim kadar geç kalma). İyi haberlerini bekliyorum ve herşeyin istediğin gibi olmasını diliyorum. Ümidini kaybetme. bizim burada bir asistan arkadaş kadro ümidi hiç yokken (anabilim dalı öğretim üyesi sayısına göre belli kotalar var biliyorsun) yaklaşık 5-6 aylık hamileyken doktorasını dondurup ücretsiz izin alarak Amerika'ya eğitime giden eşinin yanına gitmişti mesela. Bebeğini orada doğurdu, 1 sene kadar sonra eşiyle birlikte geri döndü, doktorasını bitirdi ve şans eseri bu dönemde 33'lük kadroya geçirildi. Eğer doktorasını bitirip gitseydi dönüşte dönecek bir kadrosu olmayacaktı. Yani herşey biraz şans biraz da kısmet. Sıkma canını.
YanıtlaSilDeğişim süreci yazının sonu böyle bitmeycek, içimdeki ses Ce ile orda bir araya geliceksiniz diyor.
YanıtlaSilHem Ferulago'nun dediği gibi olumsuz sonuçlara odaklanma sadece olumluya odaklan yeter ve hep olmasını istedğin şeyleri geçir zihninden olmamasını istemediklerini değil. Yoga Eğitmenliğinden bir eğitmenimiz bu durumda şöyle derdi, hiç bir markete gittiğinizde almak istemediğiniz şeyleri sıralıyormusunuz. (Ben şeker su peynir istemiyorum ben sadece 1 adet ekmek istiyorum gibi) Yaşamda da aynen böyle zihnimizden dahi geçirirken sadece olmasını istediğimiz şeyleri geçirmeliyiz aklımızdan.
Ve son olarak yaşadıklarımdan yola çıkarak şunu diyebilirm ki, hayatta hiçbir şeyi çok zorlamamak lazım, eğer bizim için hayırlı ise o iş o olay o durum bir şekilde yolunu buluyor ve gerçekleşiyor. Yani biraz da akışına bırakmak gerekiyor bazı şeyleri. Kuran'da bile bu durumla ilgili ayet var. Gerçekten beklediğimiz bir durumla ilgili bir ışık, olumlu bir cevap yoksa çok zorlayıp kendimiz daha fazla sıkıntıya sokmamalıyız.
Herşey gönlünce olsun...
Sevgiler...
İyi kal...
Hakkinizda hayirlisi olsun. Sizin gözünüzde yaptiginiz is tamamsa uzatmayin bence. Ileride hedeflediginiz odaklara yogunlasin. Gerci söylemesi kolay yapmasi zor olsa gerek. Sevgiler...
YanıtlaSilah canım benim hala herşeyin belirsiz olması sıkıntı yaratsa da sonunda biliyorum ki senin için hayırlı olacak en güzel sonuç belirlenecek Allah' ın izniyle inşallah. bu arada bebişi de unutmayalım ama. :))
YanıtlaSilAslında bebiş araya kaynayıverse diyorum, hazır tez falan da kolaylanmışken:))))
YanıtlaSilSevgili Gece,Yüreğinizde damla damla umut,günlerinize bin tatlı mutluluk dolsun.Sevdikleriniz yanınızda, yüzünüzdeki tebessüm hiç eksilmesin.
YanıtlaSilBayramınız kutlu olsun.
Sevgiyle kalın...
inşallah hayırlısıyla gönlündeki herşey gerçekleşecek..biraz daha zaman ve sabır dualarımız seninle:)
YanıtlaSilGeCecim,bayram sevincini gönüllerinizde dolu dolu yaşamanız diliyor, Ramazan bayramınızı en içten dileklerimle kutluyorum...
YanıtlaSilSelamlar,
YanıtlaSilBurada olmadığım için sizlerin Bayramınızı kutlayamadım. Geçmiş Bayramınızı kutlar, şeker tadında, en tatlı bayramların sizlerle sevdiklerinizle geçmesini dilerim. Sevgiyle sağlıcakla kalın.
Afet Ergü Şaşmaz
aynı sorunu yani kadro problemini yaşayan biri olarak doktoramı uzattım ve bekliyorum.. benzer durumdan 50D, 33 çıkmazından biriyle karşılatığıma sevindim :) inşallah sorunlarımız çözülür :) sevgiler..
YanıtlaSilBelirsizlik insanın canını daha çok sıkıyordur,umarım herşey gönlündeki gibi gerçekleşir..
YanıtlaSilKarar verme aşaması gerçekten zor,geçişler her zaman insanı yorar..
İnşallah bir sürü mucize bir sürü şans seninle olur.. Sevdiğinin hep yanında olmasını diliyorum..
Kocaman Sevgiler..